Avronun dolar karşısında hızlı değer kaybı, bugüne kadar ‘ucuz dolar’la ham madde alıp ‘değerli avro’yla ürün satan ihracatçıları zor duruma soktu. İhracat sektörü ‘dolar pazarı’ arayışına girdi. Avro/Dolar paritesindeki hareketliliğin sektörü olumsuz yönde etkilediğini belirten Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu “Ham madde ithalatımız dolarla ama ihracatımız avro ile. Maalesef aradaki parite farkı, kârlılığımızı olumsuz yönde etkiliyor. Bizim de dolar bazında ihracatımızı artırmak, avro ile yaptığımız ihracatın pazar payını azaltmak için dolar pazarlarına daha çok çaba sarf etmemiz lazım” dedi.
DOLAR BAZINDA MAL SATMALIYIZ
“Dolar bazında mal satacak pazarlar bulmamız lazım” diyen Tecdelioğlu, şöyle devam etti: Avrupa yakın bir bölgeydi. Ticaret Bakanlığımızın son olarak açıkladığı, 18 ülkeye 80 milyar dolar ihracat hedefi “Uzak Pazarlar Stratejisi” doğrultusundaki önemi bir kat daha ortaya çıktı. Uzak pazarlarda dolarla daha fazla katma değerli ihracat yapmak için çaba sarf edeceğiz. Pandeminin bize verdiği fırsatlar doğrultusunda bir an önce atağa kalkıp fırsatı satışa çevirmemiz lazım.
ORTA-UZUN VADEDE 1,15-1,20 GELİR
ARMATÜR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan da “Dolarla ürün alıyoruz, avro ile satıyoruz. Aradaki yüzde 15-20 fark bize direkt ya kâr düşüşü ya da zarar olarak yansıyor. Parite, 1 eşiğini aşıp biraz daha aşağı inebilir ama sonrasında orta ve uzun vadede 1,15-1,20 seviyelerine gelir diye düşünüyorum. Türk sanayicisini zorlu bir dönem bekliyor. Daha önce, pariteden dolayı bir avantajımız olabiliyordu; şimdi kârlılık düşecek, üretim verimliliğimiz de aksayacak. Piyasalardaki daralma kapasite kullanım oranlarımızı düşürüp kârlılığımızı da etkileyecek” diye konuştu.
AVRUPA’DA FİYAT ARTACAK
Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayici ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger ise sektörün ticaretinin yüzde 55’inin avro ile döndüğüne işaret ederek “Paritedeki düşüş bizi olumsuz şekilde etkileyecek. Aynı zamanda hammadde emtialarını ise dolar bazında alıyoruz. Aradaki makas bizi finansal yönde olumsuz şekilde etkileyecektir. İnsanlar yüzde 5’lik pariteye alışmıştı. Kolombiya modeliyle beraber, önümüzdeki ay Güney Afrika’ya ikincisini düzenleyeceğimiz bir etkinliğimiz var. Uzak pazarlara daha fazla odaklanmamız gerekiyor. Avro Bölgesi’nde fiyatların biraz daha artacağını ve satışa olumsuz şekilde etki edeceğini söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
REKABETİ ETKİLEYECEK
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kâzım Taycı “Ham maddemizi, girdi maliyetlerimizin yüzde 100’e yakınını dolar bazında alıyoruz. Ülkenin ihracatının yüzde 50’si de Avrupa Birliği’ne (AB) yapılmaktadır. Dolayısıyla, bu AB’ye olan satışlarımızı çok ciddi manada olumsuz etkileyecektir. Eskiden aradaki parite farkı bizi koruyordu. Bu farkın ortadan kalkması, firmaların kârlılıklarını çok ciddi etkileyecek. Firmalar paritedeki değişimi ürün satış fiyatlarına yansıtmaları durumunda, Türkiye’nin Avrupa’daki rekabetçiliğinin kaybolmasına sebebiyet verecektir. Avro bazında turizm gelirlerinde etkileneceğiz” değerlendirmesini yaptı.
%5-10 KAYIP YAŞANACAK
Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Gözmen de “İhracatımızın çoğunluğunu yaptığımız AB ülkelerinde parite düşüşü, ham ve yardımcı malzeme tedarikini dolar olarak temin eden firmalarımızda yüzde 5 ile 10 arası bir kayba sebep olmakla birlikte dolar bazında ihracat rakamlarımızın düşüşüne de sebep olacaktır. Sektörün biraz daha bekleyip durumun kalıcı olması hâlinde çok çabuk pozisyon alıp, satış ve tedariklerinde yeni fiyatlandırmalara gitmesi gerekir. Bu tabii ki AB pazarına çalışan firmalar için olumlu sonuç vermeyebilir” dedi.
PARİTE KAZANCI NÖTR OLDU
Lux Plastik Genel Müdürü Burak Önder ise ABD’de enflasyonunun beklentinin üzerinde yüzde 9,1’e yükselmesi ve FED’in 100 baz puan faiz arattırma beklentisinin doların diğer para birimleri karşısında güçlenmesine neden olduğuna işaret ederek “Ülkemizin; ihracat ve turizm gelirlerinin çoğunluğu avro, ithalatının ve borç ödemelerinin çoğunluğu ise dolar. Türkiye, yaklaşık 20 senedir bu durumdan parite kazancı elde ediyordu. Hem ülke olarak hem de ihracatçılar olarak bu parite kazancı nötr hâle geldi” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı