Yaşadığımız binada dengeli sıcaklık dağılımını sağlayarak sağlığımıza büyük ölçüde katkıda bulunan ısı yalıtımının, kış aylarında soğuğa karşı alınabilecek en etkili önemlerin başında geldiğini belirten Yaşadığımız binada dengeli sıcaklık dağılımını sağlayarak sağlığımıza büyük ölçüde katkıda bulunan ısı yalıtımının, kış aylarında soğuğa karşı alınabilecek en etkili önemlerin başında geldiğini belirten İZODER Başkanı Levent Pelesen, Türkiye ekonomisi ve son kullanıcı için büyük önem arz eden ısı yalıtımının maliyetinin yüksek olmadığına dikkat çekti.
Yeni yapılan bir binada ısı yalıtımının maliyetinin, toplam maliyetin yüzde 2 ila 5’i kadar olduğunu ifade eden Levent Pelesen, şunları söyledi: “Isı yalıtımına yaptığımız yatırım ısıtma faturalarından yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağlayarak en fazla 5 yılda kendini amorti ediyor. Dolayısıyla makul bir maliyetle uygulanabilen ısı yalıtımı uygulamaları sayesinde, her mevsim sağlıklı, güvenli ve konforlu bir yaşam alanına sahip olabiliyoruz.”
Türkiye’nin yıllık doğalgaz tüketiminin 2017 yılı verilerine göre 53,3 milyar metreküp olduğunu, bu miktarın 13 milyar 301 milyon metreküpünün konutlarda gerçekleştiğini vurgulayan Levent Pelesen, konutlarda doğalgaz tüketimi ile ilgili şunları söyledi: “İstanbul’da bir ailenin ısınma için bir yılda harcadığı doğalgaz miktarı yaklaşık 1000 metreküp olup, bugünkü doğalgaz tarifesi ile bedeli 1523 TL seviyesindedir. Bu rakam tüketici kullanım davranışlarına bağlı olarak değişebiliyor. Binada doğru malzemelerle, tam anlamıyla yapılan çatı, pencere ve duvar ısı yalıtımı uygulamaları ile harcanan enerji miktarı ve yakıt giderleri yüzde 50’ye varan oranda düşürülebiliyor.”
Türkiye’de binalarda kullanılan enerji miktarının, tüketilen toplam enerjinin yüzde 32’sine ulaştığına dikkat çeken Levent Pelesen, “Ülke olarak enerji ihtiyacımızın yüzde 75’ini ithal etmemize rağmen konutlarımızda ısıtma ve soğutma amaçlı kullandığımız enerjinin yarısını israf ediyoruz. Dolayısıyla yalıtımın hepimizi ilgilendiren ciddi bir boyutu var. Alacağımız önlemlerle de bu savurganlığın önüne geçmemiz mümkün. Özellikle kış mevsiminde yapılarda ısınma amaçlı kullanılan doğalgaz tüketimini yarı yarı düşürmenin en etkili yolu binalarda ısı yalıtımı uygulamalarının yapılmasıdır” diye konuştu.
Kamu ve kamuoyu daha çok bilinçlendikçe, ısı yalıtımı uygulamalarının, binalarda enerji verimliliğini sağlamanın vazgeçilmez unsuru olarak gelişmeye devam edeceğini belirten Levent Pelesen, “Kentsel dönüşüm sürecinde inşa edilen yeni binalarda yalıtım uygulamalarına öncelik verilmeye başlandığını görmek, hem yalıtım sektörü hem toplum adına sevindirici bir gelişme. Kentsel dönüşüm fırsatını iyi değerlendirerek, tüm binaları doğru yalıtım uygulamalarıyla inşa edersek, ülke ekonomimize her yıl milyarlarca dolarlık katkıda bulunabiliriz. Türkiye’deki binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık %15 azaltmamız mümkün” dedi. Başkanı Levent Pelesen, Türkiye ekonomisi ve son kullanıcı için büyük önem arz eden ısı yalıtımının maliyetinin yüksek olmadığına dikkat çekti.
Yeni yapılan bir binada ısı yalıtımının maliyetinin, toplam maliyetin yüzde 2 ila 5’i kadar olduğunu ifade eden Levent Pelesen, şunları söyledi: “Isı yalıtımına yaptığımız yatırım ısıtma faturalarından yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağlayarak en fazla 5 yılda kendini amorti ediyor. Dolayısıyla makul bir maliyetle uygulanabilen ısı yalıtımı uygulamaları sayesinde, her mevsim sağlıklı, güvenli ve konforlu bir yaşam alanına sahip olabiliyoruz.”
Türkiye’nin yıllık doğalgaz tüketiminin 2017 yılı verilerine göre 53,3 milyar metreküp olduğunu, bu miktarın 13 milyar 301 milyon metreküpünün konutlarda gerçekleştiğini vurgulayan Levent Pelesen, konutlarda doğalgaz tüketimi ile ilgili şunları söyledi: “İstanbul’da bir ailenin ısınma için bir yılda harcadığı doğalgaz miktarı yaklaşık 1000 metreküp olup, bugünkü doğalgaz tarifesi ile bedeli 1523 TL seviyesindedir. Bu rakam tüketici kullanım davranışlarına bağlı olarak değişebiliyor. Binada doğru malzemelerle, tam anlamıyla yapılan çatı, pencere ve duvar ısı yalıtımı uygulamaları ile harcanan enerji miktarı ve yakıt giderleri yüzde 50’ye varan oranda düşürülebiliyor.”
Türkiye’de binalarda kullanılan enerji miktarının, tüketilen toplam enerjinin yüzde 32’sine ulaştığına dikkat çeken Levent Pelesen, “Ülke olarak enerji ihtiyacımızın yüzde 75’ini ithal etmemize rağmen konutlarımızda ısıtma ve soğutma amaçlı kullandığımız enerjinin yarısını israf ediyoruz. Dolayısıyla yalıtımın hepimizi ilgilendiren ciddi bir boyutu var. Alacağımız önlemlerle de bu savurganlığın önüne geçmemiz mümkün. Özellikle kış mevsiminde yapılarda ısınma amaçlı kullanılan doğalgaz tüketimini yarı yarı düşürmenin en etkili yolu binalarda ısı yalıtımı uygulamalarının yapılmasıdır” diye konuştu.
Kamu ve kamuoyu daha çok bilinçlendikçe, ısı yalıtımı uygulamalarının, binalarda enerji verimliliğini sağlamanın vazgeçilmez unsuru olarak gelişmeye devam edeceğini belirten Levent Pelesen, “Kentsel dönüşüm sürecinde inşa edilen yeni binalarda yalıtım uygulamalarına öncelik verilmeye başlandığını görmek, hem yalıtım sektörü hem toplum adına sevindirici bir gelişme. Kentsel dönüşüm fırsatını iyi değerlendirerek, tüm binaları doğru yalıtım uygulamalarıyla inşa edersek, ülke ekonomimize her yıl milyarlarca dolarlık katkıda bulunabiliriz. Türkiye’deki binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık %15 azaltmamız mümkün” dedi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı