Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, birçok bankada kontrollerin çift gittiğini belirterek, "İnsanlar öyle bir kimlik numarası ya da isim-soyisim yazarak para çekme ya da hesap açma gibi bir şeylerden faydalanamıyor, öyle bir şey yok" dedi.
Türk vatandaşlarına ait kimlik bilgilerinin sızdırıldığı iddiası gündemdeki sıcaklığını korurken, vatandaşlar "Acaba banka hesabım boşaltılır mı? Kredi kartım kopyalanır mı? Sahte nüfus cüzdanı çıkarılır mı? Bu sahte cüzdanla şirket kurulur mu?" gibi sayısız soruya cevap arar duruma geldi.
Uzmanlar, servis edildiği iddia edilen datalarda kimlik seri numarası, kimlik numarası, kütük ve aile sıra numarası gibi bilgiler ile o kişiye ait fotoğrafın yer almadığını, bu nedenle sahte kimlik üretmenin kolay olamayacağını ifade ediyor.
Özellikle kayıp kimlik başvurularında muhtarlar başta olmak üzere nüfus memurlarının çapraz sorgular yapmak suretiyle o kişinin beyanının gerçek mi yoksa sahte mi olduğunu kolayca anlayabileceğini belirten uzmanlar, nüfus cüzdanı olmadan herhangi bir bankadan hesap açılması ya da kredi başvurusu gibi finansal bir işlem yapılmasının imkan dahilinde olmadığını vurguluyor.
Uzmanlar, dolandırıcıların ancak ellerindeki bilgilerle vatandaşları arayıp TC kimlik, anne soyadı, adres, baba adı gibi bilgileri verip, insanların güvenini kazanabileceklerini ifade ediyor.
Dolandırıcıların vatandaşları uydurdukları senaryolarla kendilerini bankadan, kamu kurumundan ya da güvenilir bir kuruluştan aradıklarına ikna edebileceğini dile getiren uzmanlar, böylece vatandaşlardan daha fazla bilgi edinme yoluna gidilebileceğini kaydediyor.
Bu bilgilerin, kart bilgisi, SMS yoluyla gelen bir şifre, kredi kartı şifresi gibi herhangi birisi ile paylaşılmaması gereken veriler olabileceğini dile getiren uzmanlar, sızdığı iddia edilen bilgilerle banka hesaplarının boşaltılması, internet bankacılığı, ATM'den para çekme, kredi kullanma gibi finansal işlemlerin yapılmasının mümkün olmadığına dikkati çekiyor.
Uzmanlar, internet şubesine girişte hem farklı doğrulama hem de güvenlik parametrelerinin olduğunu anımsatarak, vatandaşların finansal açıdan kendilerini güvende hissedebileceklerini vurguluyor.
Bankacılık sektörünün dünyanın gelişmiş ülkelerine kıyasla güvenlik ve teknolojik alt yapı itibarıyla ilk sıralarında yer aldığını ifade eden uzmanlar, özellikle e-ticaret güvenliği açısından Türkiye'nin dünyada parmakla gösterilen bir ülke konumunda olduğunu söylüyor.
BİR TAKIM TELEFON VE SMS'LERE İTİBAR ETMEYİN
BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, kimlik bilgilerinin çalınması ile ilgili, vatandaşları bir takım telefon ve SMS'lere itibar edilmemesi konusunda uyardı.
Ayrıca, gerek internet bankacılığı, gerekse kimlikle yapılan işlerde bankaların sadece bir kimlik ya da şifre ile işlem yapmadığını vurgulayan Akben, arada birkaç kontrolün daha olduğunu kaydetti.
Akben, birçok bankada kontrollerin çift gittiğini belirterek, "İnsanlar öyle bir kimlik numarası ya da isim-soyisim yazarak para çekme ya da hesap açma gibi bir şeylerden faydalanamıyor, öyle bir şey yok" ifadelerini kullandı.
Bu manada bankaların ve BDDK olarak kendilerinin tedbir aldığını aktaran Akben, şöyle devam etti:
"Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanımızla görüştüm, orada ilave yapacağımız birkaç tedbir vardı; onları da alma yönünde karar kıldık. Bir tanesi daha önce de gündemde olan sahte çağrı merkezlerinden arama olursa ne yapılabilir gibi bir şeydi. Onların çalışması devam ediyor. Diğeri de telefon hattı değişikliğinden sonra orada sahte kimlikle bir değişiklik olur mu idi. Önümüzdeki günlerde bu konuda da adımlar atılacak. Şu an için bankalarımız üzerinde olumsuz etki yaratacak bir şey görmüyoruz. Bankalarımızla ve Bankalar Birliğimiz ile görüşmeler yapıldı. Ekstra neler yapabilir onlar görüşüldü."
Akben, içinin rahat etmesini isteyen vatandaşların, bankacılık işlemleri yaparken bir güvenlik adımı daha oluşturarak güvenlik seviyesini yükseltebileceği tavsiyesinde de bulundu.
HİÇBİR KURUM KART BİLGİLERİ VE ŞİFRE İSTEMEZ
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Dr. Soner Canko ise temel bazı kimlik bilgilerinin banka hesaplarına erişilmesi için yeterli olmadığına dikkati çekerek, "İnternet bankacılığı kullanıcı adları, giriş şifreleri, cep telefonlarına kullanıcı doğrulama amaçlı gönderilen SMS şifreleri olmadan hesap bilgilerine ulaşmak ve finansal zarara uğramak mümkün değildir." dedi.
BDDK tarafından yapılan düzenlemeler gereği internet ve mobil şubelere girişte iki bileşenli kimlik doğrulaması yapılmasının zorunlu kılındığı bilgisini veren Canko, buna ilişkin detayların "Bankalarda Bilgi Sistemleri Yönetiminde Esas Alınacak İlkelere İlişkin Tebliğ"de yer aldığını söyledi.
Canko, temel bazı kimlik bilgilerinin ele geçirilmesiyle kredi kartlarının güvenliğinin risk altına girmeyeceğini vurguladı.
Yüz yüze işlemlerde kartın kendisine, e-ticaret işlemlerinde ise kartın ön ve arka yüzünde bulunan bilgilere ihtiyaç duyulduğunu anlatan Canko, "Bu nedenlerle banka ve kredi kartlarını bekleyen bir dolandırıcılık tehlikesi bulunmamaktadır." diye konuştu.
Soner Canko, açığa çıkan bilgilerin sosyal mühendislik dolandırıcılıklarında kullanılabileceği uyarısında bulundu.
Kart hamillerinin polis,savcı, bankacı,sigortacı gibi aranabileceğini, ele geçirilen bilgilerin onlarla paylaşılıp güvenleri kazanılarak ve sonrasında kart bilgileri, şifreleri istenerek finansal zarara uğratılmalarının mümkün olabileceğine işaret eden Canko, şunları kaydetti:
"Bu sebeple kart kullanıcılarının hiçbir kurumun kendilerinden kart bilgilerini ve şifrelerini istemeyeceğini unutmamaları gerekiyor. Özetle, kart bilgileri ve şifreleri paylaşılmadığı sürece kart kullanıcıları için bir risk söz konusu olmaz. Kart kullanıcılarına önerilerimiz olacak. Kart bilgilerinizi telefon, SMS, e-posta, sosyal medya dahil hiçbir yerde paylaşmayın. Şifre güvenliğinizi sağlayın. Kolay tahmin edilebilir şifreler kullanmayın. Şifrelerinizi hiçbir yere yazmayın. ATM’de şüpheli yardım önerilerini dikkate almayın. Olağan dışı kampanyalara (inanılmaz tekliflere) kanmayın ve şüphelendiğiniz her durumda 7/24 bankanızı arayın."
VATANDAŞLAR AÇISINDAN TEHLİKE OLUŞTURMAZ
Türkiye Noterler Birliği (TNB) Başkanı Yunus Tutar da söz konusu durumun noterlik açısından bir sakınca teşkil etmediğini rahatlıkla söyleyebileceklerini ifade etti.
Kimlik numarasının zaten birçok alanda kullanıldığını, artık gizli ve ulaşılması zor bilgiler olmadığını belirten Tutar, "Noterlik işlemlerinin en büyük farkı, kişilerin bize kimlik belgeleriyle bizzat müracaat etmesi. Biz de o müracaat doğrultusunda gerekli doğrulamayı yaparak herhangi bir sahteciliğin önüne geçmiş oluyoruz. Bu sürecin vatandaşlar açısından ne noterlik işlemlerinde ne de başka sektörler için tehlike oluşturacağını düşünmüyorum." diye konuştu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı