Hurda demir fiyatları son bir ayda ton başına 300 dolardan 480 dolara çıktı. İhracattan zarar eden üretici, iç piyasaya çalışıyor.
Dünya gazetesinden Erkan Çakan'ın haberine göre, metal döküm sanayinin en önemli girdileri hurda, cevher ve pik demir fiyatlarında yüksek oranlı artışlar yaşanıyor. Özellikle hurdada fiyat artışlarının yanı sıra tedarik sıkıntısı var. Uluslararası piyasalarda yaşanan bu sıkıntıların kaynağı ise Çin’in hurda ithalatındaki yasağı kaldırması. Büyük ölçüde dışa bağımlı olunan pik demir ve hurdada Çin’in piyasaya alıcı olarak girmesi nedeniyle tedarikte noktasındaki sanayicileri zor durumda bırakıyor. Çelik İhracatçılar Birliği (ÇİB) Başkan Yardımcı Uğur Dalbeler, son iki ayda dünyada çelik üretimindeki artış nedeniyle de hurda fiyatlarında bir artış olduğunu söyledi.
Türkiye yıllık yaklaşık 23 milyon ton hurda ithalatıyla dünyada ilk sırada yer alıyor. Metal sektörünün tüm dallarında sanayiciler, hammadde fiyatlarında yaşanan olağanüstü artışlarla birlikte ithalatta temin ve termin sorunlarıyla karşı karşıya. Türkiye’de yıllık 35 milyon ton çelik üretilirken bunun yaklaşık 10 milyon tonu cevhere, 25 milyon tonu da hurdaya dayalı. Yıllık hurda tüketimi yaklaşık 30 milyon ton ve bunun 22-23 milyon tonu ithalat ile karşılanıyor. Hurda ithalatında ABD, AB ve Rusya ilk sıralarda yer alıyor.
Çin'in hurda ithalatına izin vermesi fiyatları yükseltti
Pandemi pek çok alanda olduğu gibi çelik sektöründe de yurtiçinde ve yurtdışında, üretim ve tüketimde ciddi düşüşlere yol açtı. Nisan ve mayıs aylarında, söz konusu düşüşler daha da derinleşti. Bu durum, hurda ve demir cevheri gibi temel girdilerin üretiminde düşüşlere neden oldu. Haziran ayından itibaren ise belirli bölgelerde üretimde canlanma yaşandı. 3. çeyreğin son ayında ve dördüncü çeyreğin ekim, kasım aylarında, üretimdeki artış eğilimi, yeterli cevher ve hurdanın bulunmaması sebebiyle, girdi fiyatlarında hızlı bir artışa yol açtı. Son yıllarda hurda ithalatının yasak olduğu Çin’in de hurda ithalatına izin vermesi fiyatların yükselmesinde etkili oldu.
Fiyatın artması maliyet sorunu doğuruyor
Hurda fiyatlarındaki yükselişi DÜNYA’ya değerlendiren Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkan Yardımcı Uğur Dalbeler, son iki ayda hurda fiyatlarında bir artış gözlemlediklerini söyledi. Ayrıca son yıllarda hurda ithalatının yasak olduğu Çin’de hurda ithalatına izin verilmesi fiyatların yükselmesine yol açtığını belirten Dalbeler, “Çelik fiyatlarında ki artış aynı zamanda hammadde fiyatlarına da yansıdı, cevher, kok kömür, hurda fiyatları artışa geçti. Bir ay önce yaklaşık 300 dolar olan hurdanın ton fiyatı şu anda 480 dolar oldu. Fiyatın artması çok ciddi maliyet sorunu doğuruyor” diye konuştu.
Pandeminin ilk döneminde kaybolan talebin geri dönmesi ve arz kısmında yaşanan sıkıntılar sonucu tüm emtialarda fiyatların arttığına dikkat çeken Türkiye Döküm Sanayiciler Derneği (TÜDÖKSAD) Başkanı Umur Denizci de, fiyat artışlarının talebi daha da körüklediğini ve fiyatlar daha fazla artacak endişesinin herkesi ihtiyacından fazla almaya yöneltebileceğini öne sürdü.
Hurda fiyatı nihai ürün fiyatına yaklaştı
2-3 ay önceki kontratlara dayalı taahhütleri yerine getiren çelikçiler, zararına ihracat yapmak zorunda kalıyor. Pandemi döneminde hurda toplanmasındaki azalma nedeniyle çelik üretimindeki hızlı artışın hurda talebini hızla artırması sonrasında, hurda fiyatları, son birkaç ay içerisinde olağanüstü yükseldi. Hurdanın ton fiyatı 220 dolar seviyesindeyken, 470 dolara yükseldi ve eski tarihli kontratlar çerçevesinde ihraç edilen ürün ile hurda fiyatları arasındaki makas iyice daraldı. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, bu hızlı fiyat artışları döneminde bir ara geçici olarak nihai ürün sıkıntısı çekildiğini ancak gelinen noktada ürün sıkıntısının kalmadığını söyledi. Özellikle yassı üründe yaşanan sıkıntının büyük ölçüde giderildiğinin altını çizen Yayan, üreticilerin bütün ağırlığını iç piyasaya verdiğini aktardı. İhracat bağlantılarının genellikle 2-3 ay önceden yapıldığına dikkat çeken Veysel Yayan, “İhracatçılarımız kontrata bağlı taahhütlerini yerine getirmek zorunda oldukları için zararına satış yapıyorlar. Oysa çelikteki hareketlilik Aralık ayından itibaren başladı. Dolayısıyla ihracatçılar külliyen zararına satış yapıyorlar. İhracatçı 500 dolara yaptığı kontrat için 470 dolara hurda almak zorunda kalıyor. Yani biz ihracat daha cazip olduğu için değil, taahhüdümüzü yerine getirmek için ihracat yapıyoruz” diye konuştu.
Avrupa Dökümcüler Birliği’ne taşıdık
Konuyu Avrupa Dökümcüler Birliği'ne taşıyan TÜDÖKSAD, fiyat artışlarının daha sağlıklı şekilde duyurulmasının sektöre büyük fayda sağlayacağına dikkat çekerek, rekabet kuralları çerçevesinde endeksin daha sık güncellenmesinin görüşülmesini istedi. TÜDÖKSAD Başkanı Umur Denizci, dünyada yaşanan bu sıkıntıların büyük ölçüde dışa bağımlı olunan pik demir ve hurda tedarikinde sanayicileri zor bir duruma sürükleyebileceğini söyledi. “Avrupa genelinde en çok takip edilen hammadde endekslerinden Avrupa Dökümcüler Birliği CAEF'in aylık olarak yayınladığı tablolardaki sınırlı artış, endeksin bir ay geriden gelmesi sebebiyle, yaşanan yükselişi tam anlamıyla göstermiyor. İspanyol Dökümcüler Birliği FEAF tarafından yayınlanan endeksteki yüzde 15'e yaklaşan fiyat artışları mevcut durumu tam anlamıyla gözler önüne seriyor" diye konuştu.
Artan fiyatlar kârlılığı düşürüyor
Çelik hurda ve onunla paralel hareket eden pik demir maliyetinin toplam maliyetin içinde açık ara en yüksek kalemi oluşturduğunu dile getiren Demisaş Döküm Genel Müdürü Emre Giray, “Yaşadığımız maliyet artışları toplam maliyetimize doğrudan etki yapıyor. Özellikle bu dönemde yaşadığımız gibi çok kısa sürede çok hızlı artışlar gerçekleştiğinde bu artışların satış fiyatlarımıza yansıması da en iyi ihtimalle bir faz farkıyla oluyor. Dolayısıyla böyle dönemlerde kârlılığımız oldukça olumsuz etkileniyor" dedi. Emtia fiyatlarının yüksek oluşu, firmaları finansal açıdan zorladığını vurgulayan Efesan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Efe de, “kurdaki yükseliş bıçak sırtından farksız. İhracat yapan firmalar için kur fiyatlarının seyri olumlu gözükse dahi, yüksek oranda dövize bağlı girdileri olan sektörümüzün aynı şekilde giderleri de döviz bazlı olup artıyor" açıklamasını yaptı.
Erkunt Sanayi Genel Müdürü Dilek Gündüz, düşük üretim temposundan çıkış yapan yurtiçi ve yurt dışındaki firmalarının kısıtlı arzı beraberinde tedarik risklerini de getirdiğini söyledi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı