Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Eğer belediyeler kentsel dönüşüm işinde yüzde 100 yerli ve milli ürün kullanacaklarının garantisini verirlerse, kredide öncelik vereceğiz. Yani kimse gidip, Çin'den avize getirmesin. Güney Kore'nin asansörlerini kullanmasın. Bizim kendi içimizde bunları yapacak kapasitemiz var." dedi.
Bakan Özhaseki, bir otelde düzenlenen "MÜSİAD İnşaat Sektörü ve Kentsel Dönüşüm Temalı Türkiye İstişare Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'de 1950 ile 1980 yılları arasında inşa edilen yapıların neredeyse, tamamının risk taşıdığını belirtti.
1999 yönetmeliği öncesinde 15 milyon yapının inşa edildiğini anlatan Özhaseki, "Bunların 7,5 milyonu risk taşıyor. Biz bir hedef koyduk. Yılda 500 bin konutu yenilememiz lazım. Bu iş için sıfır faizli kredi sistemini getireceğiz. Belediyelerin sundukları projeler kabul edilirse ilk iki yıllık harcamaları biz vereceğiz. Sonra 3 yıl içerisinde isteyeceğiz. Kendilerine yük binmeden bu iş nasıl yapılırsa bunu da belediye başkanlarına anlatacağız." diye konuştu.
Türkiye'nin geleceği için kentsel dönüşümün önemine vurgu yapan Bakan Özhaseki, şunları söyledi:
"İstanbul'da yaklaşık 600 bin bina yıkılıp yeniden yapılacak. Bu işi kamuya yük bindirmeden nasıl yapılır diye çalışmalar yaptık. Bu çalışmaları Bakanlar Kurulu'na sundum, Sayın Başbakan ve Cumhurbaşkanımıza anlattım. Eğer biz bunları yapabilirsek, ülkemizi geleceğe hazırlamış olacağız. Yapmazsak, Allah korusun deprem gelecek, yıkacak ve biz de çok gözyaşı dökeceğiz. O gelmeden hazırlık yapmaya çalışıyoruz. En azından dışarıdaki bazı ülkelerin yaptığı gibi."
"Küsen küser, darılan darılır"
Özhaseki, belediyelerin kentsel dönüşüm anlamında daha önce yaptığı hatalar olduğuna da değinerek, şöyle devam etti:
"Bu konuda bazı yanlış uygulamalar söz konusuydu. Şimdi bu yanlışlar konusunda belediye başkanlarını uyarıyorum. Özellikle bina bazlı dönüşümler sıkıntılı oluyor. Elbette buna mani olmayacağız ama bizim tercihimiz alan bazlı dönüşümler. Alan bazlı dönüşümler yaptığımız zaman yepyeni bir şehircilik konsepti ortaya çıkıyor. Özellikle İstanbul'da bazı arkadaşların yaptığı gibi yoğunluğu 2-3 misli artırarak işi çözme yönündeki gayretlerinin önüne geçeceğiz. İstanbul'daki bina sayısını ikiye katlayarak bu işi çözemezsiniz. Daha zor hale getirirsiniz, daha yaşanmaz hale getirirsiniz. Bina bazlı dönüşüm yapılınca alt yapıyı düşünmüyorsunuz, otopark, yaşam alanları, yeşil alanlar düşünülmüyor. Sadece basit bir mantık olan 'bir müteahhite, bir daire sahibine' bu iş çözülmez. Son bir yıl içerisinde bana 100'e yakın dosya geldi. Birçoğu da tanıdığım insanlar. Yıllar önce yüksek kat verilen binanın yanına kendisi yüksek kat alamamış. Bundan şikayet ediyor. Bunun adalet olmadığını söylüyor. Baktığınız zaman adam haklı ama bundan sonra kimseye bunu vermeyeceğiz. Küsen küser, darılan darılır. Şehirlerimize ihanet etmektense insanlar bize küssün."
Kentsel dönüşümde doğru uygulama yapıldığı takdirde ülke olarak birçok kazanımın da elde edileceğini vurgulayan Özhaseki, inşaat sektörüyle bağlantısı bulunan yaklaşık 250 iş kolunun canlanacağına bildirdi.
Konuyla ilgili rakamlar veren Özhaseki, "Ülkenin yenilenme durumu bir fırsata dönüşecek. Ekonomik olarak bir fırsata dönüşecek. 500 bin binayı yenileyebilirsek kaba bir hesapla 150 bin liradan 75 milyar inşaat malzemesi gidecek. İçindeki ev eşyası ve benzer harcamalara bir o kadar gidecek ve piyasaya 150 milyar para girecek. İnşaattaki yüzde 6.7'lik istihdam yüzde 10'lara çıkacak. Bundan da kazancımız olacak. İnşaat sektöründen ortalama 250 sektör etkileniyor. Bu 250 sektör tamamıyla canlanmış olacak. Sektörler, kurumsallaşma yolunda da önemli yol alacak." değerlendirmesini yaptı.
"İller Bankasından hibeleri kaldırdık"
Bakan Özhaseki, kentsel dönüşümde yerli ve milli ürün kullanmayı garanti eden belediyelere kredi önceliği verileceğine işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Çıkaracağımız yasalar içerisinde şu da var. Eğer belediyeler kentsel dönüşüm işinde yüzde 100 yerli ve milli ürün kullanacaklarının garantisini verirlerse kredide öncelik vereceğiz. Yani kimse gidip, Çin'den avize getirmesin. Güney Kore'nin asansörlerini kullanmasın. Bizim kendi içimizde bunları yapacak kapasitemiz var. Bu kadar para nereden bulunacak gibi sorular geliyor. İller Bankasının kaynaklarını bu yöne kaydırıyoruz. İller Bankasından hibeleri kaldırdık. Kredileri de kentsel dönüşüm işine yönlendiriyoruz. Sonra elimizde bulunan 21 sosyal tesisi sattık. Bunlardan doğan geliri de kentsel dönüşüm hesabına aktarıyoruz."
Toplantıya, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Kayseri Valisi Süleyman Kamçı, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, belediye başkanları ve çok sayıda iş adamı katıldı.
Comments
No comment yet.