Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Ocak 2021’de Resmi Gazete'de yayımlanmış, yönetmelikle, kuraklık sorununun giderek artması da dikkate alınarak, artık 2 bin metrekareden büyük parsellerde inşa edilecek tüm binaların çatılarında toplanan yağmur sularının, bahçe sulama veya arıtılarak bina ihtiyacında kullanılmak üzere bahçe zemini altında bir depoda toplaması amacıyla "yağmur suyu toplama sistemi" yapılması zorunluluğu getirilmişti.
Ayrıca belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kurumlara, daha küçük parseller için de bu konuda zorunluluk getirebilmeleri yetkisi verildi. Peki nedir bu yağmur suyu toplama sistemi? Sizler için araştırdık.
Hangi yapılarda yağmur suyu toplama sistemi gereklidir?
Yağmur suları çatı alanı geniş olan binalar, hastaneler, fabrikalar, hava alanları, üniversite binaları vb. yapıların çatılarından toplanıp depolarda biriktirilebilir. Bu işlem için depo alanları gerekiyor.
Yönetmelik’e yalnızca bir paragraf ile getirilen bu yeniliğin uygulanması ile ilgili yapı türleri ve sınıfları için şu an yeterince detay bulunmuyor. Fakat yağmur suyunu toplayabilmek için gerekli ana kaynağın geniş alanlar/çatılar olması nedeniyle geniş yüzeyli parsellere öncelikli olarak zorunluluk getirildi. Ayrıca yağış miktarlarının bölgelere göre farklılık göstermesi nedeniyle bölgesel uygulamalar için ilgili idarelere de düzenleme hakkı verildi.
Yağmur Suyu; bahçe sulama, rezervuar besleme, yangın deposu besleme, kaba temizlik işleri, araç yıkama gibi alanlarda kullanılabilir.
Yağmur Suyu Toplama ve Depolamanın Avantajları
- Projenin büyüklüğüne bağlı olmakla birlikte bu sistemlerin yatırım ve işletme maliyeti genelde düşüktür.
- Yağmur suyu toplama sistemlerinininşaatı ve işletilmesi kolaydır.
- Bu sistemler mevcut su temin sistemi ile birleştirilebilir, adaptasyonu kolaydır.
- Diğer su temin projeleri ile karşılaştırıldığında olumsuz çevresel etkileri daha azdır.
- Elde edilen su bedelsizdir ve su kullanım yerine yakındır.
- Elde edilen su diğer su teminlerine kıyasla çok daha kalitelidir, arıtmaya gerek duymaksızın yeniden kullanılabilir.
- Mevcut su kaynaklarının korunmasına yardımcı olur.
- Acil durumlarda (deprem, ani susuzluk, vb.) durumlarda rahatlıkla kullanılabilir.
- Sel riskini azaltarak alıcı ortamlara taşınacak kirlilik yükünü azaltır.
‘Kararı destekliyoruz’
ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Şenal, bu kararı önemli bulduklarını ve desteklediklerini ifade ederek, “Küresel iklim değişikliklerinin etkilerinin son dönemde günlük yaşamımızda da görülmeye başladığını düşünürsek, su kaynaklarının ne kadar hayati önemde olduğunu gördük. Bildiğiniz gibi yağmur sularının toplanmasında çatıdaki kaplama malzemesi de çok büyük öneme sahip” dedi.
Kaplama malzemelerinin üretildikleri ham maddeye göre değişik oranlarda su emme oranına sahip olduğunu ifade eden Şenal, şu bilgileri paylaştı: “Çeşitli boyutlarda imal ediliyor ve sızdırmaz özellikteler. Kaplama malzemesi tercih ederken, mimari tasarımla uyumlu olması, iklim koşullarına karşı direnci, kullanım ömrü ve yağış suyuyla etkileşimine de dikkat edilmeli. Çünkü çatı kaplama malzemeleri üretildikleri malzemelerin özelliklerinden dolayı yağış sularının toplanmasına doğrudan etki eder.”
Olası sel felaketlerinin önlenmesinde de etkili
Şenal, yağmur suyu toplamanın su kaynaklarının verimliliğinin yanı sıra sel oluşumlarının azaltılmasında da rol oynadığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Çatılardaki yağış sularının toplanarak kullanılması, aynı zamanda şehir atık su şebekesine verilmekte olan su miktarını da azaltacaktır. Bu da olası sel felaketlerinin önlenmesinde frenleyici etki yaratır. Ayrıca şehrin altyapı bakım ve onarım masraflarında da tasarruf sağlamak mümkün olacaktır. En önemlisi de doğal kaynakların verimli kullanılması sayesinde çevresel sürdürülebilirlik için çok değerli bir adım atmış oluruz.”
Haber: Gülçin Sezen Karaegemen Soylu
Yayınlayan: Nihal Özken
Comments
No comment yet.