Türkiye'nin dış ticareti ile ilgili çok boyutlu bir analiz ihtiyacından yola çıkılarak ilki 2 yıl önce hayata geçirilen, bu yıl da 3'üncüsü ile içeriği üzerinde iyileştirmeler yapılarak daha kapsamlı hale getirilen "Ekonomi ve Dış Ticaret Raporu" hazırlandı.
Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) yapılan açıklamaya göre, rapor, meclisin Ekonomi Danışmanı Can Fuat Gürlesel tarafından TİM Ar-Ge ofisinin katkılarıyla hazır hale getirildi.
Rapor, 2015 yılının dış ticaret verileri için kaynak bir kitap olma niteliğinden öte; ihracat politikası, dış ticarette hedefler, stratejik değerlendirme ve öneriler gibi bölümleriyle de ileriye ışık tutuyor.
İhracatta katma değer artmalı
Açıklamada rapora ilişkin değerlendirmeleri yer alan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, "2015 yılında dünya beklentilerin altında büyüdü. Dünya mal ticareti de emtia fiyatlarındaki düşüşler ile geriledi. Ancak ülkemizin imalat sanayi temelli üretici özelliği ön plana çıkarak gelişen ülkeler içinde avantaj sağlama eğiliminde. Ülkemiz, emtia fiyatlarında bu düşüşü maliyet düşüşü anlamında fırsata çevirmelidir." ifadelerini kullandı.
Rapora göre son 4 yılın ikisinde net ihracatın büyümeye katkısının negatif olduğunu aktaran Büyükekşi, net ihracata dayalı daha hızlı büyümeler için ihracatta katma değerin artırılması gerektiğini vurguladı.
Büyükekşi, geçen yıl ihracatta yaşanan düşüşe neden olan faktörlerden bahsederek, alternatif pazarlar geliştirme çalışmalarına çok daha fazla önem verilmesi gerektiğini bildirdi.
2023 ihracat hedeflerine ulaşabilmek için 2015 yılı için belirlenen alt hedefe ulaşmada zorlanıldığını kaydeden Büyükekşi "Dünya ticaretinden aldığımız payı 2015 yılında artırmış olmamız, hedeflerimize ulaşmamız için yeterli değildir. Yatırım, üretim ve ihracat için çevre koşullarının iyileştirilmesi ve destek uygulamalarının daha etkin hale getirilmesi gerektiğine inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Rapor, ihracatçıların yol haritası"
Büyükekşi, Türkiye'nin başta ABD ve Çin olmak üzere büyük pazarlarda payını artırması gerektiğini belirterek, TTIP gibi uluslararası çapta etkin olabilecek serbest ticaret anlaşmalarına eş zamanlı katılımın zorunluluk haline geldiğini bildirdi.
Başkan Büyükekşi, "Rapor ilgili kurumlar, kuruluşlar ve en önemlisi ihracatçılar için faydalı bir kaynak ve yol haritası. Detaylı bir şekilde hazırlanmış raporu kişi ve kurumların faydalanabilecekleri önemli bir kaynak olarak değerlendirdik, önceki yılı iyi analiz edip geleceği güvenle bakmak isteyen herkesin yararına olması ümidiyle" ifadelerini kullandı.
Geleceği şekillendiren 5 makro eğilim
Raporda öne çıkan bazı bölümler şu şekilde:
"Türkiye'nin 2023 yılına ilişkin hedeflerine yönelik gerçekleşmeler ve öngörüler küresel eğilimlerden etkilenmektedir. Bu çerçevede mevcut küresel makro eğilimler, uzun vadeli iddialı hedeflere ulaşılmasını güçleştirmektedir. Geleceği şekillendiren makro eğilimler 5 başlıkta toplanabilmektedir. Bunlar; küresel ekonomi, doğal kaynaklar, inovasyon-teknoloji, demografi ve tüketici davranışlarıdır. Bu başlıklar altındaki eğilimler Türkiye’nin iddialı hedeflerine ulaşmasını güçleştirmekle birlikte aynı zamanda önemli fırsatları da içermektedir.
Bu küresel eğilimler içinde Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasında kendi koşulları ile ortaya çıkan üç engel görülmektedir. Bunlar teknoloji ve inovasyon alanındaki açık, yurt içi üretim yetkinliklerinin rekabetçiliği kısıtlaması ile bölgesel siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklardır.
Mevcut küresel eğilimlere ilave olarak 2023 hedeflerine ulaşılmasında belirleyici olacak yeni şekillenen bir eğilim ise Sanayi Devrimi 4.0'dır. Sanayi Devrimi 4.0'ın bireyselleşmiş ihtiyaçlar doğrultusunda şekillenip, değer zincirini yeniden düzenlemesi beklenmektedir. Sanayi Devrimi 4.0 ile ilgili gelişmelerin ve trendlerin iyi izlenmesi ve anlaşılması yüksek katma değerli ihracat artışı için çok önemli olacaktır."
Comments
No comment yet.