Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü Murat Kurum, "Artık iller bazında master plan yapılması gerektiği aşikar. İstanbul özelinde de 1/25000 ölçekli bir master plan yapılma ihtiyacı doğmuştur. Bizim için önümüzdeki strateji, bir kentsel dönüşüm master planı hazırlamak" dedi.
Sabah Gazetesi tarafından düzenlenen ve açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan "Kentsel Dönüşüm ve Akıllı Şehirler Kurultayı"nın öğleden sonraki oturumlarında Kentsel Dönüşüm bütün girdileriyle ele alındı.
Moderatörlüğünü Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz'un yaptığı "Kentsel Dönüşüme Stratejik Yaklaşımlar, Altyapı Sorunları ve Eylem planı" oturumunda, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Hizmetleri Genel Müdürü Vedad Gürgen, Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü Murat Kurum, Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ve Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat kentsel dönüşümün var olan yapısı ve yapılması gerekenleri anlattı.
Beyoğlu Belediye Başkanı Demircan, insanların şehirlerden beklentileri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Temeldeki beklentileri 4 başlıkta toplayan Demircan, bu beklentileri şehrin ekonomisi, eğitimi, sosyal ve kültürel hayatı ve şehrin mekansal planlaması olarak özetledi.
Bu dört temel yaklaşımın dikkate alındığı şehirlerin insanlar tarafından tercih edildiğine işaret eden, bu yaklaşımın geçerli olduğu çalışmaların doğruluğuna dikkati çeken Demircan, şehirlerdeki sosyal-kültürel hayatın önemini, "Ben Rizeliyim. Rizespor'dan bazen, 'Ya futbolcu getiremiyoruz, sinema bile yok' diyorlar." sözleriyle anlattı.
"Bin 500 konut yıkmak için bin 500 ikna toplantısı yaptım"
Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu konuşmasında, kentsel dönüşümün dünyadaki ilk örneklerinden bahsetti. Dünyada ilk ve kapsamlı kentsel dönüşümü yapan şehrin Paris olduğunu belirten Göksu, kentsel dönüşüm kararında Paris'te "Can güvenliği"nin 8'inci sırada olduğunu söyledi.
Paris'teki kentsel dönüşümün mimari, ekonomik, estetik, turizm gibi kaygılarla yapıldığını bildiren Göksu, Barcelona'da yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarında "Can güvenliği"nin sıralamada bile olmadığına dikkati çekti.
Göksu, Türkiye'de ise birinci sırada "Can güvenliği"nin bulunduğunun altını çizerek, şunları söyledi:
"Bizde kentsel dönüşümde birinci neden hayati kaygılar. Deprem riski karşısında konutlarımızın ivedilikle yenilenmesi. Biz işte bu deprem tehdidini belki de fırsata dönüştürerek, yeni bir şehir kurgusu ortaya koymak zorundayız ama bu şehir kurgusunu ortaya koyarken karşılaştığımız bazı sorunlar var.
Birincisi, bir defa kentsel dönüşüm meselesi 'Müteahhitlik meselesi' değildir, bu ülkenin bekası meselesidir. Eğer bu yapı stoku ile, Allah korusun bahsi geçen Marmara depremi ile karşılaşırsak, telafisi mümkün olmayan ve ülkemizin bekasının sorgulanacağı bir sorun yaşayabiliriz."
Esenler'deki kentsel dönüşüm çalışmalarında bin 500 konut yıktıklarını ve bunun için en az bin 500 ikna toplantısı yaptığını dile getiren Göksu, halk arasında yayılan "Başkan hapise girmiş", "Başkan kaçmış", "Başkan ölmüş" söylentileri için, durmadan gidip kendini vatandaşa göstermek zorunda kaldığını anlattı.
Muhalefetin çok ciddi siyasi oportünizm yaptığını, ikna işlerinin bu kapsamda ciddi zorlu geçtiğini dile getiren Göksu, kentsel dönüşümde toplumun bilinçlendirilmesi için medyanın da destek vermesi gerektiğini, yapılan yanlışlıkların yanı sıra, doğru işlerin de kamuoyuna duyurulması gerektiğini söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Hizmetleri Genel Müdürü Vedad Gürgen de paneldeki konuşmasında, bakanlık olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ile yaptıkları iş birliği çerçevesinde pilot uygulama "Süper kent" projesi hakkında katılımcılara bilgi verdi.
Türkiye'de kentsel dönüşümün 2012 yılında farklı bir modele geçtiğini belirten Gürgen, kentsel dönüşümde ortaya çıkan ihtiyaçlar doğrultusunda mevzuatları çevirdiklerini, problemlerin çözümüne ilişkin her zaman çalışmaya devam ettiklerini söyledi.
Gürgen, basında çıkan bazı haberlerin yanlış algılara yol açabildiğine dikkati çekerek, bu kapsamda medya dilinin önemli olduğunu anlattı.
"İstanbul özelinde 1/25000 ölçekli bir master plan yapılma ihtiyacı doğmuştur"
Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü Murat Kurum da paneldeki sunumunda İstanbul'un göç haritasını anlattı. 1950'lerde başlayan gecekondulaşmaya zamanında engel olunamadığı için bugün bazı sıkıntıların yaşandığına dikkati çeken Kurum, 1984 yılının planlı gelişimde kırılma noktası olduğunu kaydetti.
Mevcut kentsel dönüşüm projelerinde yaşanan zorlukları ve sorunları anlatan Kurum, kentsel dönüşüme yönelik yeni strateji önerilerini, "Artık iller bazında master plan yapılması gerektiği aşikar. İstanbul özelinde de 1/25000 ölçekli bir master plan yapılma ihtiyacı doğmuştur. Artık ilçe değil il bazında hatta ülke bazında bir master plan hazırlamamız gerekiyor ve bu plana herkes uymalı. Bizim için önümüzdeki strateji, bir kentsel dönüşüm master planı hazırlamak" şeklinde özetledi.
Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ise Beyoğlu'nda yürüttükleri "Piyalepaşa İstanbul" projesi ile yaklaşık 15 senedir uğraştıklarını belirterek, kentsel dönüşüm kapsamında bakıldığında bu sürenin çok uzun bir düre olduğu yorumunda bulundu.
İstanbul'daki binaların yüzde 70'inin en ufak depremde hasar görecek halde olduğunun altını çizen Polat, olası bir Marmara depreminde istenmeyen sonuçların çıkabileceğini söyledi.
Kentsel dönüşümde siyasi iradenin güçlü bir öngörü ile yasa çıkardığına işaret eden Polat, kentsel dönüşümde her şeyi baştan öngörmenin zorluğuna işaret ederek, kanun ve yasalarda işleri hızlandırmak için revizyon yapılması gerektiğini dile getirdi.
"Kentsel dönüşüm sadece binayı yapmak değil, bir şehri dönüştürmektir" ifadelerini kullanan Polat, bina bazında dönüşümlerin kente bir şey katmayacağını, master plan çerçevesinde mahalle bazında dönüşüm yapılması gerektiğini söyledi.
Adnan Polat konuşmasında yapılan suistimallere de değindi. Yatırımcılar kadar hak sahiplerinden de suistimal yapanların bulunduğuna dikkati çeken Polat, "Mülkiyet sorununu çözmekte çok zor bir iş haline geldi. Kentsel dönüşümü yaparken mülkiyetle ilgili o kadar büyük sorun var ki. 100 metrekarelik bir arazi veraset yoluyla 1'er metrekare bölünmüş mesela. Şimdi biz bunun kat karşılığı anlaşmasını nasıl yapalım" dedi.
"Üçüncü Havaalanının arkasında 12 milyon metrekarelik şehir kuracağız"
Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir de Üçüncü Havaalanı çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdi. Havalimanı şantiyesini "dünyanın en büyük şantiyesi" olarak nitelendiren Özdemir, şunları söyledi:
"Günde 1 milyon metre küp kazı yapıyoruz, 500 bin metreküpte dolgu yapıyoruz, 5 bin metreküp beton döküyoruz, hızla yetiştirmeye çalışıyoruz. İnşallah 2016 yılının sonuna doğru dolgu ve hafriyat işlemlerimizin yüzde 90'ını tamamlayacağız. 2017 yılında ise terminal binasını bitireceğiz.
Havaalanının arkasında 'Airport City' diye bir şehir kuracağız, 12 milyon metrekare civarında olacak. 6 milyon metrekaresine binalar yerleşecek, 6 milyon metrekaresi tamamen yeşil saha olacak. Bu işte gelişmiş bir ABD firmasına bu işi ihale ettik, bu projeyi geliştirmek üzere şu an çalışmalarını yapıyorlar.
Havaalanı çalışmalarımız hızla devam ediyor. 2018'in ilk çeyreğinde ilk uçağı indireceğiz. Güzel bir proje olacak. Dün açılan 10 bin metrekarelik Beşiktaş stadının yaklaşık 5 misli bir Duty free olacak içinde. Mevsimi iyi geçirdik, çalışmalarımız programın ilerisinde sürüyor."
Comments
No comment yet.