Rusya'nın Ukrayna kriziyle birlikte oluşturduğu tehdit Avrupa hükümetlerinin savunma politikalarını sorgulamasına ve gözden geçirmesine neden olurken, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker'in "AB ordusu oluşturulsun" önerisi her Avrupa ülkesinde olumlu karşılanmadı.
AB Komisyonu Başkanı Juncker, geçen hafta AB'nin kendi ordusuna ihtiyacı olduğunu, bunun AB'nin son dönemde Rusya'nın oluşturduğu tehdit gibi, gelecek tehditlere karşı daha fazla önlem alınabilmesini sağlayacağını dile getirdi.
Juncker, AB ordusuyla üye ülkelerin savunma bütçelerinde tasarruf sağlanabileceğini ve bunun Avrupa entegrasyonunu teşvik edeceğini ifade etti. Eski Lüksemburg Başbakanı Juncker ayrıca, "AB ordusu, ortak dış ve güvenlik politikaları geliştirmemizi sağlayacaktır. Avrupa'nın imajı dış politika anlamında zedelendi, çok fazla ciddiye alınmıyoruz" dedi.
Ekonomi ve Dış Politika Araştırma Merkezi (EDAM) Başkanı Sinan Ülgen AA'ya yaptığı açıklamada, "AB ordusu" önerisinin yeni bir öneri olmadığını, uzun süredir gündemde olduğunu ancak bir türlü ilerletilemediğini belirtti.
Juncker'in konuyu yeniden gündeme getirmesindeki temel sebebin, Rusya'nın Avrupa için oluşturduğu tehdit olduğunu ifade eden Ülgen, "Juncker bu konuyu gündeme getirdikten sonra verilen tepkilerden görüyoruz ki AB içinde NATO'ya benzer bir savunma geliştirilmesine dair ciddi tereddütleri olan ülkeler var. Bunların başında da İngiltere geliyor" dedi.
İngiltere, daha önce de AB ordusu oluşturması fikrini birkaç kez dile getiren Juncker'in önerisini reddetti. İngiliz hükümeti, savunmanın ulusal bir konu olduğunu, AB'nin sorumluluğunda olmadığını bildirdi. Hükümetten yapılan yazılı açıklamada, "Savunmanın ulusal olduğu, AB'nin sorumluluğunda olmadığı konusundaki pozisyonumuz tamamen açıktır. Bu duruşumuzun değişmesi olası değildir ve bir Avrupa ordusunu olası görmüyoruz" ifadelerine yer verildi.
İngiltere Başbakanı David Cameron daha önce konu gündeme geldiğinde, üye ülkeler arasındaki savunma işbirliğinin önemli olduğunu ancak AB kontrolünde bir ordu oluşturmanın doğru olmayacağını söylemişti.
Avrupa Parlamentosu üyesi, Muhafazakar Partili Geoffrey Van Orden, kimi zaman yeniden gündeme getirilen AB ordusu oluşturulması fikrine son verilmesi gerektiğini belirterek, "Ülkelerimiz ciddi bir tehdit altındaysa NATO'ya mı AB'ye mi güveniriz? Yanıt, sorunun içinde var zaten" dedi.
'NATO, Avrupa'nın savunması için köşe taşı'
EDAM Başkanı Sinan Ülgen, bugün birçok Avrupa ülkesinde ekonomik yavaşlama ve kriz varken, savunma bütçelerinde kesintiler yaşanırken, AB'nin NATO'dan ayrı kendine has bir güvenlik kimliği oluşturmasını beklemenin gerçekçi olmadığını dile getirdi. Ülgen, "Uzun yıllardan beri ABD, NATO içindeki Avrupalı ortaklarından savunmaya ayırdıkları bütçeyi artırmalarını istiyor. NATO içinde bunu yapamayan birçok AB ülkesi varken, Juncker'in çağrısını gerçekçi görmüyorum" diye konuştu.
AB Komisyonu Başkanı Juncker, "oluşturulacak bir AB ordusunun NATO'nun rolüne meydan okumayacağını" söylese de İngiliz siyasetçiler NATO'nun AB ülkelerinin savunmasının "temel taşı olması gerektiğini" ifade ediyor. İngiltere'de koalisyon hükümetinin küçük ortağı Liberal Demokrat Parti, "AB ordusu, savunduğumuz birşey değil. Gerekli olduğunu düşünmüyoruz" açıklamasında bulundu. Muhalefetteki İşçi Partisi de AB ordusu önerisini desteklemeyeceğini, NATO'nun Avrupa'nın savunması için "köşe taşı" olmaya devam etmesi gerektiğini bildirdi.
Geçen yıl Avrupa Parlamentosu seçimlerinde başarılı olan AB ve göçmen karşıtı Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi (UKIP) savunma sözcüsü Mike Hookem da "Avrupa ordusu İngiltere için bir felaket olur. AB'nin Avro bölgesi ekonomisindeki beceriksizliğini gördük. Dolayısıyla savunmada nasıl AB'ye güvenilebilir ki?" ifadelerini kullandı.
İngiltere'nin AB'deki savunma kimliği inşasının, NATO'yu saf dışı bırakacak şekilde değil, NATO'yu tamamlayıcı nitelikte olması gerektiğini hep istediğini dile getiren EDAM Başkanı Ülgen, "İngiltere'nin hiçbir zaman AB'yi NATO yerine ikame etmek gibi bir bakış açışı olmamıştır. Üstüne üstlük bugün bir de İngiltere'de 'AB'den çıkalım mı' tartışması var" dedi.
'Almanya'nın amacı Avrupa hükümetlerine uyarı'
Almanya'da ise Juncker'in önerisi destek buldu. Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, "AB ordusunun Avrupa'nın güvenliğini güçlendireceğini" bildirdi. Almanya Hükümet Sözcü Yardımcısı Christiane Wirtz de Başbakan Angela Merkel’in Avrupa ordusu fikrine açık olduğunu ve Avrupa’da daha güçlü bir askeri işbirliğe gidilmesini olumlu bulduğunu ifade etti.
EDAM Başkanı Sinan Ülgen, Almanya'nın da bu öneriyi hayata geçirmenin mümkün olmadığını gördüğünü ancak, Rusya'nın artan tehdidi nedeniyle Avrupa hükümetlerinin savunma konusunu daha ciddiye almaları amacıyla bu öneriye destek verdiklerini ifade etti.
Rusya'nın tehdidi nedeniyle AB'de bir tartışma başlatmak için Almanya'nın bu öneriye destek verdiğini ifade eden Ülgen, şunları söyledi:
"Almanya da açıkçası bu önerinin hayata geçme şansının bulunmadığını görüyor. Rusya'dan artan tehdit neticesinde Avrupa hükümetlerinin savunma konusunu daha ciddiye almaları, savunma bütçelerini artırmaları ve böylelikle gerek NATO içinde gerek AB içinde Rusya'ya karşı daha güvenli bir yapıya kavuşmalarını sağlamak için bir tartışma başlatmak amacıyla bence Juncker'in önerisine Almanya destek verdi. Yoksa Almanya da bunun siyaseten AB içinde ilerletilmesinin mümkün olmayacağını gayet iyi biliyor."
Ekonomi İlişkileri Enstitüsü Direktör Yardımcısı Dr. Richard Wellings de Juncker'in açıklamasının zamanlamasına dikkati çekerek, "Alman hükümeti ile NATO arasında Ukrayna krizine yaklaşımları konusunda bir gerginlik yaşanırken, böyle bir teklifte bulunulması manidar" dedi.
İngiltere'nin karşı çıkmasının nedenlerinden birinin de İngiliz hükümetindeki " AB şüphecisi" görüşler olduğunu belirten Wellings, "Ordu, daha fazla güç ve merkezileşme demek. İngiltere'de AB şüphecileri buna karşı çıkıyor. ABD'nin Avrupa'daki en yakın müttefiki olarak İngiltere ayrıca, NATO ile herhangi bir gerginlik yaşanmasını istemiyor. Esas itibariyle İngiltere, ABD'nin AB'deki temsilcisi gibi" diye konuştu.
Londra'da savunma ve güvenlik alanlarında çalışmalar yürüten Kraliyet Silahlı Kuvvetler Enstitüsü (RUSI) adlı düşünce kuruluşu bu hafta açıkladığı bir raporda, mayıs ayında İngiltere'de yapılacak genel seçimi hangi siyasi parti kazanırsa kazansın ülkenin savunma bütçesinde kesintiler olacağı uyarısında bulundu.
RUSI, İngiltere'de savunma harcamalarının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın yüzde 2'si olan NATO hedefinin altına düşmesinin kaçınılmaz olduğunu ve gelecek 5 yıl içinde 30 bin kişinin ordudan çıkarılmak zorunda kalınacağını bildirdi.
Comments
No comment yet.