Çevresel ürün beyanları (EPD), hammadde üretiminden başlayarak ürünün son aşamada bertaraf edilmesine kadar geçen süreçteki çevresel performansını, şeffaf ve bilimsel bir yaklaşımla ortaya koyuyor. EPD sürecini tamamlayarak ürün performansını beyan eden firmalar, piyasaya sürdükleri ürünün çevresel ayak izini müşterilerine şeffaf biçimde sunuyorlar. Böylece LEED, BREEAM ve GreenStar gibi yeşil bina sertifikalandırma süreçlerinde müşterilerine kolaylık sağlıyorlar.
Türkiye’de yapı malzemesi üreticilerinin ürünleri için çevresel ürün beyanında bulunmaları henüz zorunlu olmamakla birlikte, karbon ayak izi veya sorumlu kaynak tüketiminin izlenebilmesi bakımından konu her geçen gün daha fazla önem kazanıyor.
Mega projelerin çözüm ortağı Akçansa, düşük karbonlu ürünlerle geleceğe hazırlanıyor
Sürdürülebilir ve sorumlu iş modellerinin benimsenmesi konusunda sektöre öncülük eden Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, hazır beton ürünleri için, Global Cement and Concrete Association (Global Çimento ve Hazır Beton Birliği) tarafından yürütülen çevresel ürün beyan sürecini tamamlayarak, Türkiye’deki bu belgeyi alan ilk hazır beton üreticisi oldu.
Akçansa Genel Müdürü Mehmet Zeki Kanadıkırık, Çevresel Ürün Beyanlarının, sorumlu kaynak kullanımını teşvik eden pazarlarda ve önde gelen yeşil bina sertifikalandırma sistemlerinde çevresel ayak izi düşük ürünler için talep avantajı yarattığını belirterek şunları söyledi:
Hazır beton ürünlerimiz için müşterilerimize sunduğumuz bu belgeyle ürünün çevresel etkilerini sorumlu ve şeffaf bir yaklaşımla ortaya koyuyoruz. Müşterilerimiz kullandıkları ürünün çevresel ayak izi hakkında bilgi sahibi oluyor ve kıyaslama imkanı buluyorlar. Bu sertifikalar aynı zamanda, düşük karbonlu gelecekte çevresel ayak izi düşük ürünlere yönelik çalışmalarımız için de temel oluşturuyor. Bu adımlar hem inovasyon ve Ar-Ge yaklaşımımızı şekillendiriyor hem de şirketimiz bünyesinde önemli bir farkındalık ve tecrübe birikimi oluşmasına yardımcı oluyor.”
Akçansa çevresel ayak izini azaltıyor
Avrupa Birliği (AB) tarafından Aralık 2019’da duyurulan “Avrupa Yeşil Düzen Planı” iklim değişikliğini ve çevre kaygılarını tüm politika alanlarının merkezine alırken, temel olarak kıtanın karbon salınımını 2030’a kadar 1990 yılındaki seviyelerine oranla %50 azaltmayı hedefliyor. Plan çerçevesinde aralarında çimentonun da bulunduğu seçili sektörlerde, ihracatla oluşan karbon emisyonunu azaltmak için ‘Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’ getirilmesi bekleniyor. Diğer taraftan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Dünya Bankası desteğiyle yürütülen PMR Türkiye (Karbon Piyasalarına Hazırlık Ortaklığı) Projesi ile ülkemizde kurulacak karbon fiyatlandırma mekanizması için hazırlık yapılıyor.
Akçansa tüm bu gelişmeler ışığında düşük karbonlu gelecek için bir yandan üretim aşamalarında daha fazla oranda alternatif yakıt, biyokütle kullanımı ve enerji verimliliği gibi uygulamalar ile karbon ayak izini düşürürken; diğer taraftan da düşük klinkerli çimento ve daha yüksek mineral katkı kullanımı ile betonda çevresel ayak izini azaltmaya devam ediyor.
Dünyada çevreci ürünlere olan talebin giderek arttığını ve her yıl daha fazla sayıda ülkenin karbon fiyatlandırması çalışması yürüttüğünü vurgulayan Genel Müdür Kanadıkırık, Akçansa’nın aldığı EPD sertifikalarının hem iç pazarda hem de ihracatta önemli rekabet avantajı sağlamasını beklediklerini söyledi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı