Siber saldırıları engelleme konusunda çalışan Ankaralı iki genç girişimci, kurdukları firmayla 20 ülkeye ihracat yaptılar.
Türkiye'de son yıllarda etkinlikleri yükselerek süren ve aralarında kamu kesimlerinin de bulunduğu birçok kuruluşu sıkıntıya sokan siber saldırılar, bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin önemini de giderek arttırdı.
Dünyada özellikle ABD, İngiltere ve İsrailli firmaların ön plana çıktığı sektöre yatırım yapan bazı Türk firmaları da piyasada isimlerini yavaş yavaş duyurmaya başladı.
Özellikle teknokentlerin yaygınlaşması ve buralarda Ar-Ge çalışmaları yapan firmalara yönelik teşvikler, siber güvenlik alanında yerli firmaların ortaya çıkmasında etkili oldu.
Türkiye'de siber güvenlik konusundaki sektör açığını gören iki genç girişimci, 12 yıl önce Ankara'da firma kurarak uluslararası firmalara rakip oldu.
Firmanın kurucu ortaklarından Seçkin Gürler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ortağı Oğuz Yılmaz ile girişimcilik hikayelerinin üniversite yıllarına dayandığını belirtti.
Siber güvenliğin öneminin son 10 yılda çok arttığını anlatan Gürler, 2002 yılında şirketlerini kurduklarını ve kuruluştan itibaren bilgi üretip satmak yerine ürün üretmeye odaklandıklarını söyledi.
Bilgi birikimini ürüne dönüştürmeyi önemsediklerini belirten Gürler, "Bunu yaparsanız bir üretip bin satma, yurt dışından para getirme imkanınız var. Biz bu yolu tek olarak gördüğümüz için başından beri prensip olarak benimsedik ve deyim yerindeyse gemileri yakarak başladık. Hiçbir geri dönüşümüz yoktu. 2003 yılında ilk ürünleri piyasaya sürmeye başladık, Türkiye'nin ilk ticari ulusal güvenlik duvarı da bu süreçte ortaya çıktı" ifadesini kullandı.
20 ülkeye ihracat
ODTÜ Elektrik ve Elektronik Bölümü mezunu Gürler, 2000'li yılların ortalarında spam engelliyici ürün, web filtreleme, saldırı tespit ürünü geliştirdiklerini ifade ederek, "2010 yılında siber savaşlar iyice ortaya çıkmaya başlamıştı. Ddos tarafında bizim bir açılım üretmemiz lazımdı. 2012 yılında bununla ilgili ürünümüz ortaya çıkmaya başladı. 2005 yılından sonra yurt dışına yönelik çalışmalarımız aktif olarak başladı. Şu anda 20 ülkede operasyonumuz var. 3 bin 500'den fazla kurulu referansımız var. Doğu Avrupa'nın yanı sıra Batı Avrupa ve Amerika pazarını hedefliyoruz" dedi.
Siber güvenlik alanındaki küresel rakiplerin çok büyük firmalar olduğunun altını çizen Gürler, bu yüzden sektörde yapılacak bir yatırımın 10-15 yıl devam etmesi gerektiğini ifade etti.
Türkiye'deki kuruluşlarda hala uluslararası ürünleri kullanma alışkanlığının bulunduğunu belirten Gürler, "Şu anda Türkiye'de pazarın yaklaşık yüzde 5'ine sahibiz. Kalan yüzde 95'i ABD ve İsrailli firmalar. Onların karşısında duruyoruz. Uluslararası raporlarda yer almaya çok az kaldı. 20 ülkedeki operasyonu biraz daha genişlettiğimizde 'Türkiye de artık bir güvenlik üreticisi' diyecekler" değerlendirmesinde bulundu.
Firmalarının Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen İnovasyon Haftası kapsamında inovasyon sonuçları kategorisinde İnovaLİG şampiyonu olduğunu belirten Gürler, gelecek yıl Avrupa'daki 17 ülkenin şampiyonları ile yarışacaklarını sözlerine ekledi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı