Scholz, Almanya’daki çelik üretiminin sanayi için kritik öneme sahip olduğunu belirterek, sektörün dönüşüm sürecinin devlet desteğiyle hızlandırılacağını ifade etti. Federal hükümetin, yatırımlarla bu süreci desteklediğini söyleyen Scholz, "Eğer bu dönüşümü durdurursak, Almanya'daki çelik işçilerinin geleceğini riske atmış oluruz" diyerek sürecin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğini vurguladı. “Gelecekte çelik alıcıları sürdürülebilir üretim talep edecek, bu yüzden yeşil çelik kaçınılmazdır” diye ekledi.
Thyssenkrupp Steel CEO’su Dennis Grimm ise “Yeşil çelik geleceğin iş modelidir” diyerek sektörün rekabetçi enerji maliyetlerine, etkili ticaret korumasına ve iklim dostu hammaddelerin kullanımına yönelik teşviklere ihtiyaç duyduğunu belirtti. Özellikle Avrupa’da hidrojen altyapısının yavaş gelişimi ve uygun fiyatlı hidrojen eksikliğinin büyük engeller oluşturduğunu vurguladı.
Thyssenkrupp yönetimi, seçimlerin ardından hükümetin çelik sanayisinin geleceğini güvence altına almak için hızla harekete geçmesi gerektiğini belirtirken, özellikle karbon sızıntısına karşı etkili bir AB Emisyon Ticaret Sistemi oluşturulması, enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve yeşil çelik için teşviklerin artırılması gerektiği ifade edildi. Duisburg tesislerinde ilk doğrudan indirgeme tesisini tamamlayacaklarını belirten Grimm, “Karbon nötr çelik üretimi hedefimize bağlıyız, ancak politikacıların somut adımlar atması gerekiyor” dedi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı