Norveç ulusal varlık fonu (Norwegian Sovereign Wealth Fund NSWF) yaptığı açıklamada, yatırımları arasında bulunan Thoresen Tayland Agencies kuruluşunun işbirliğinden çıkarılması işlemini durdurdu. Diğer yandan Hyundai Glovis Co.'nun da gözlem altında bulundurulması, incelenmesi sürecini sonlandırdığını açıkladı.
NSWF, araştırmalara göre uygulamaların ve çalışma koşullarının "son derece kötü" olduğu Bangladeş ve Pakistan'ı, hizmet dışı bırakılıp söküme çekilen hurda gemileri parçalama protokolleri nedeniyle uyarmıştı. Fon buna paralel olarak uygulama şartlarını mercek altına almış, ilk şirketi ortaklıktan çıkarıp ikincisi hakkında da inceleme başlatmıştı.
Açıklamalardan anlaşılıyor ki Thoresen Tayland Acentaları 2018'den bu yana Bangladeş'e başka gemi göndermediğini söylüyor. Hyundai Glovis ise hizmet dışı bırakılan gemilerin "sorumlu bir şekilde" imhası için yeni bir politika oluşturduğunu belirtiyor.
Bahsi geçen Hyundai Kia Otomotiv Grubunun alt şirketi olan Güney Kore merkezli lojistik ismi Hyundai Glovis ulusal ve uluslararası yük taşımacılığı komisyoncusu olarak çalışıyor. Adı geçen diğer şirket ise Thoresen Tayland Acenteleri. Thoresen Thai Agency Public Company Limited (TTA PCL) de bir holding şirketi olarak faaliyet gösteriyor. Şirket, bağlı ortaklıkları aracılığıyla kuru yük taşımacılığı, adalar arası petrol ve gaz tankerciliği, açık deniz petrol ve gaz hizmetleri, gübre taşımacılığı, kömür madenciliği vb. alanlarda hizmet sağlıyor.
Norveç SWF ulusal varlık fonları arasında dünyanın en büyüğü, üstelik varlık değeri ve şeffaflık açısından küresel ölçekte örnek gösterilen lider konumunu koruyor. Norveç varlık fonunun güncel değeri 1,4 trilyon dolar tahmin ediliyor.
Norveç varlık fonuna bağlı etik konseyi, şirketlerin artık bu tür hurdaya çekme uygulamalarına izin vermemesi sayesinde askıya alma işlemlerini iptal etti. Bu arada, Hyundai Glovis yeni bir gemi geri dönüşümü politikası uygulamaya koymuş, geçtiğimiz yıl Pakistan ve Bangladeş ile yapılan gemi söküm sözleşmelerini yeniden değerlendirmişti.
Gemi söküm sektöründeki yeni nesil düzenlemelere dair bir diğer olumlu gelişme ise Hong Kong Sözleşmesi'nin 2025 yılında yürürlüğe girmesi için gerekli eşiğe ulaşılmış olması. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) sözleşmeyi yaklaşık 15 yıl önce kabul etmişti.
Ayrıca AB, onaylı gemi geri dönüşüm tersaneleri listesi güncelledi. En son haliyle çoğu gemi söküm alanı, yasal düzenlemeler çerçevesinde belirlenmiş ve çoğu Avrupa’yla Türkiye'de bulunan 48 tersane bölgesini içeriyor.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı