Dünya Gazetesi yazarlarından Leyla İlhan bugünkü köşesinde ''İstanbul’a bodrum katları geri gelecek mi?'' başlıklı yazısını yayınladı. İşte, o yazı...
İstanbullu birçok müteahhidin gözü kulağı bu ara çıkması beklenen İstanbul İmar Yönetmeliği'nde. Burada en çok merak edilen konuların başında ise bodrum katlarının geri gelip gelmeyeceği geliyor. Bu madde nedeniyle pek çok projenin beklemede olduğu söyleniyor. Hatırlanacağı üzere sel baskınlarına karşın 2017’nin Temmuz ayında yayınlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği ile konut binalarında bodrum katları ancak iki odanın tamamen açığa çıkması şartı ile yapılabiliyordu. Bu da neredeyse eğilim araziler dışında İstanbul'da bodrum katın iskan edilememesi anlamına geliyordu. Bu madde özellikle projelerinde bodrum katta daire yapmak isteyen müteahhitleri zora sokmuştu. İstanbul’a yönelik hazırlanacak yönetmelikte bu maddenin değişeceği beklentileri artmıştı.
Nitekim Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan son yönetmelik bu beklentileri içerecek şekilde hazırlandı. 16 Nisan tarihinde bazı değişikliklerin yapılması için İstanbul Büyükşehir Meclisi'ne gönderildi. Fakat bazı değişiklikler getirdi. Sel baskınlarına karşı sadece 1 bodrum katına iskan hakkı verildi. Yine bodrumların toprağa gömülü kısmına da sınırlama getirildi. Yeni uygulamada bir bodrum katın toprağa gömülü mesafesi en fazla 1 metre olarak belirlendi. Yönetmelik sel riski altında olan dere ve havzalarda ise ilgili makamların izni alınarak bodrum yapılmasına bodrum katı yapılmasına onay verdi.
Sonuç itibariyle İBB meclisinin gerekli değişiklikleri yapıp Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na göndermesi halinde yasa yakın zamanda uygulamaya girecek. Böylece bu madde nedeniyle aylardır projelerini bekleten müteahhitlerin yeniden projelerini hayata geçirecek. Dolayısıyla sektörde bu madde kaynaklı bir hareket bekleniyor.
Bina uygunsa otopark şart
Son imar yönetmeliği otoparklar konusunda da yenilikler içeriyor. Yeni yönetmelikte otopark konusuna biraz daha önem verilmiş. Yönetmelikte eğer binanın giriş-çıkışı ve eğimi el veriyorsa mutlaka otopark yapılmasını şart koşuyor. Ancak konut bu koşulları yerine getirmiyorsa bedel ödeme sözkonusu oluyor. Eski uygulamada ise otopark yapmak istemeyen bunun için belediyeye bir bedel ödeyerek otoparkı eleyebiliyordu. Müteahhitler açısından en büyük sıkıntı inşaat alanlarında ortaya çıkan emsal dışı alanların yüzde 30'dan fazla olmayacağı kuralıydı. Bu konuda ise kural değişmedi.
Birçok müteahhidi zorlamış olsa da alıcılar için avantajlı olan maddeye değinen İmpo İmar Yönetim Kurulu Başkanı ve şehir plancısı Hüseyin Oflaz’da bu konuya dikkat çekiyor. “Eskiden çok rahat bir şekilde müteahhitlerin 10 bin metrekare satılabilir alanı olan inşaatına havalandırma boşluğu, merpen boşluğu, otopark gibi alanları dahil ederek bu alanı 16 bin metrekareye çıkarabiliyordu” diyen Oflaz, “Şimdi ise emsal dışı alana sınırlandırılma getirildi. Böylece vatandaş kullanmayacağı alanı almak zorunda kalmayacak. Emsale giren ve girmeyen alanlar netleşti. Net-bürüt olayı netleşti” diye yorumladı.
Genel olarak bakıldığında dünya şehri olma yolunda ilerleyen İstanbul için hazırlanan yönetmelik otopark açısından olumlu. Ancak her ne kadar sel veya taşkın riski altında olan bölgelerde ise dere ve havzalarda ise İSKİ gibi ilgili kurumların görüşü alınarak yapılabilir denilse de bu maddenin olası can güvenliği düşünülerek yer almaması daha iyi olurdu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı