Eski İngiltere Dışişleri Bakanı ve Birleşik Krallık Milletvekili Jack Straw, "Türkiye'yi Avrupa Birliğinde aydınlık bir gelecek bekliyor. Kopenhag kriterlerinin karşılanması gibi aşamaları tamamlayacak olursa Türkiye, elbette Avrupa Birliğine üyelik süreci de hızlanacaktır" dedi.
Straw, Bursa Valiliği ile Capital ve Ekonomist dergilerinin iş birliğiyle düzenlenen "Uludağ Ekonomi Zirvesi"nin, "Usiness is Great: Avrupa'nın Geleceği" başlıklı oturumunda yaptığı konuşmada, artık Avrupa siyasetinin, ekonomi ve yönetimin çok önüne geçtiğini söyledi.
Eski Avrupa'daki krizden öğrenilecek çok şey olduğunu belirten Straw, "Son 10 yılda bankacılıkta büyük değişiklikler yapıldı. 'Gelecekte neler olacak? Türkiye gibi yükselmekte olan ülkeler, Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek mi' diye sorulursa, evet, şekillendirecek. Polonya mesela 2004'te üye oldu ve şu an Avrupa Birliği açısından, dış politikalar açısından çok önemli bir rol oynuyor, çok büyük bir ekonomiye de sahip. Diğer ülkeleri dengeliyor. Ukrayna, Rusya konusunda ne yapılacağı tartışılırken Polonya, dengeleyici bir unsur teşkil ediyor" ifadesini kullandı.
Türkiye'nin, Avrupa Birliği (AB) bakımından çok önemli bir rol oynadığına değinen Straw, şöyle devam etti:
"Türkiye'yi Avrupa Birliğinde aydınlık bir gelecek bekliyor. Kopenhag kriterlerinin karşılanması gibi aşamaları tamamlayacak olursa Türkiye, elbette Avrupa Birliğine üyelik süreci de hızlanacaktır. Gümrük Birliği nedeniyle zaten parlak bir geleceğe sahip. Birleşik Krallık ile Türkiye arasında çok büyük farklılıklar var aslında ama bazı ortak noktalar da söz konusu; Brüksel ile ilişkimiz gibi mesela. Türkiye'nin Avrupa'ya ihtiyacı, Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı ile eşit. Avrupa Birliği yaşayacak, var olmaya devam edecek. Bununla ilgili olarak finansal krizi takiben Avrupa Birliği ve Eurozone'un çökeceği ile ilgili olarak çok spekülasyon dolaştı. Buna inanmıyorum. Sadece finansal yatırımlar değil, siyasi yatırımlar da avro bölgesinde son derece muazzam. Almanya, bunun çökmesine izin vermeyecektir. Tabii sadece Almanya değil. Tarihi bir paradoks var karşımızda. Almanya, çok çok geçmişte bu anlamda, avro bölgesiyle ilgili olarak son derece farklı ve aksi yaklaşmıştı. Şu anda bunu, avro bölgesini teşvik eden ülkelerden biri. Avro bölgesinin, bu kadar büyük streslere maruz kalmasına rağmen ayakta kalması, varlığını devam ettireceğini gösteriyor."
- Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akın
Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın da Avrupa'nın Türkiye'ye olan ilgisinin hep devam ettiğini hatta son yıllarda daha da arttığını dile getirdi.
Avrupa'dan Türkiye'ye yatırım miktarının eskiye göre azaldığını ve bunun seçimlere endeksli olduğunu söyleyen Akın, şunları kaydetti:
"2015'in ilk çeyreği, ilk yarısına kadar bunun böyle gideceğini, birçok katılımcı bize kendi görüşü olarak söylüyor. Biz de zaman zaman buna katılıyoruz, zaman zaman daha önce biteceğini söylüyoruz. Kendimizi bazen biraz fazla abartıyoruz. Bu huyumuz, herhalde biraz doğulu olmamızdan kaynaklanan bir şey. Çok da anormal karşılamıyorum ama yavaş yavaş ayaklarımız yere basmaya başlıyor sanıyorum. Bunu 2008-2009 krizinden sonra da yaşadık. Avrupalı birçok ülkeyi küçümseyen laflar etti siyasilerimiz, bürokratlarımız. İspanya, İtalya, Fransa, Yunanistan gibi ülkelerin bilançolarıyla bazen kendi bilançolarımızı karşılaştırıyoruz. 'Bizimki şu pozisyonda' diyerek biraz küçümser bir davranış içerisine girildi zaman zaman ama Avrupa her zaman kendini toparlar, zamana ihtiyacı vardır sadece."
Avrupa'nın kalıcılığına değinen Akın, ekonomide bunun çok önemli olduğuna dikkati çekti.
Türkiye Ligi'nde, Avrupa Ligi'nde bir defa şampiyon olmanın yetmeyeceğini anlatan Akın, "Kalıcı olmak için birkaç defa şampiyon olmak zorundasınız. Devlet borçlanmasında iyi bir noktadayız. Bu bir avantaj. Bu, hiçbir zaman bozulmayacak anlamına gelmemeli. Bizim gibi ülkelerde bu gibi iniş çıkışlar çok mümkündür, çok çabuk olabilir" diye konuştu.
- Akbank Genel Müdürü Binbaşgil
Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil ise Türkiye'de bankacılık ve finans sektöründe çok olumlu olumlar atıldığını ifade etti.
Avrupa'nın büyük bir sıkıntı yaşadığını hatırlatan Binbaşgil, şöyle konuştu:
"Avrupa'da Bankalar Birliği kuruluyor. Bu birliğin üç adımı var. İlk adım; bankalarda tek bir otoritenin bütün denetimi yapması. İkinci adım; tek çözüm mekanizması İleride bankalar sıkıntılı bir duruma düşerse bunlar nasıl kurtarılacak? Bu çok önemli bir konu. Üçüncü konu da mevduat garantisi. Tek bir denetimde çok önemli ilerlemeler kaydedildi. Avrupa Merkez Bankası, bu senenin sonuna doğru Avrupa'nın 130 en büyük bankasının denetimini yapmaya başlayacak. Bu denetim mekanizması çok önemli."
Moderatörlüğünü Akfen Holding Yönetim Kurulu Üyesi Pelin Akın'ın üstlendiği oturumda, Gürmen Group Yönetim Kurulu Başkanı Remzi Gür ve AMEC Üst Yöneticisi (CEO) Samir Brikho da sunumlar yaptı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı