İngiltere ve Türkiye merkezli çelik ticaret şirketi Galex Steel International'ın Genel Müdürü Görkem Bolaca, Kallanish ile yaptığı görüşmede, ABD'nin Türk menşeli ürünlere uyguladığı tarifeleri ikiye katlayarak Türk ihracatından etkilenmesi konusundaki düşüncelerini paylaştı.
Bolaca konuyla ilgili şunları söyledi: “Ağustos ayında ABD’nin Türk çelik ürünleri ve alüminyum için açıkladığı çift tarifeler, Türk üreticilerin ihracat potansiyelini kesinlikle ortadan kaldıracağını düşünüyorum. Her ne kadar üzücü olsa da ve DTÖ kurallarına uygun olmasa da, günün sonunda, ABD'ye yapılan çelik ihracatı Türkiye'nin toplam çelik ihracatının % 10'unu oluşturuyor. Benzer şekilde, Avrupa Birliği’nin daha çok çelik ürünlerine yönelik yeni kota sisteminin yaz aylarında empoze edilmesi, yılın sonuna kadar Türkiye’ye etkide bulunmayacak. Son AB önlemleri kararı, kota % 90 oranında doldurulduktan sonra Türk ihracatını etkilemeye başlayacak. Henüz bu noktaya ulaşmak için ne kadar zaman geçmesi gerektiği konusunda hiçbir fikrimiz yok. Örneğin, Aralık ayında önemli bir ihracat beklemiyoruz.”
Son yıllarda Türkiye, Avrupa'ya satılan yassı çelik ürünlerinin hacmini önemli ölçüde arttığını ancak Avrupa'dan da büyük miktarlarda ithalat yapmaya devam ettiğini belirten Bolaca, “Buradaki ironi, tarihteki ilk kez, AB’ye yönelik Türkiye’nin yassı ürün ihracatı, AB’den Türkiye’ye giden yassı mamulleri çok küçük bir oranla aştı. Türkiye ve AB'nin serbest ticaret anlaşması var; Bugünün sorunu, hükümetler uzun vadeli anlaşmalarla ayakta kalmak yerine kısa vadeli kârların peşinden gidiyor. Ağustos ayının başından itibaren Türk lirası büyük ölçüde değer kaybetmiş, Ağustos ortası itibarıyla dolat 4.9 TL'den 7 TL'ye gerilemiştir. Para birimi, bir miktar iyileşti, dolar 6.1 TL'ye düştü, ancak Türkiye çelik endüstrisi için bu, sorun yaratan çok kırılgan bir durum” dedi.
Bolaca sözlerine şöyle devam etti: “Dış ticaret açığı, Türkiye ekonomisinin temel sorunudur. Bunun önemli bir kısmı, Türkiye'nin kendi enerji kaynaklarına sahip olmaması nedeniyle petrol ve doğal gaz ithalatından kaynaklanmaktadır. Türk çelik şirketleri dış borçlarla dolu, ancak yerel piyasada dış borçlarını yeniden finanse etmek için Türk lirasında satmaları gerekiyor. Yabancı para birimindeki ani dalgalanmaların Türkiye'de özel sektör üzerinde büyük baskı oluşturduğuna inanıyorum. Fabrikaların giriş maliyetlerinin önemli bir kısmı döviz cinsindendir; bu nedenle yabancı paraya borçludurlar ve karşılarında yüksek oranda değer kaybeden bir Türk lirası buluyorlar."
Görkem Bolaca, 24 Ekim'de ÇİB, TÇÜD ve YİSAD yerel derneklerinin desteğiyle İstanbul'da düzenlenecek Kallanish Euro-Turkey Flat Steel Semineri’ni sunacak.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı