Avrupa Birliği, endüstriden kaynaklanan daha fazla kirletici yabancı madde ve yan ürünün çevreye zarar vermesini istemiyor. Yıllardır gündemde olan yeşil geçiş sürecinin daha fazla baltalanmasını engellemeye çalışıyor. Düzenlemeler en çok ithal çelik, çimento ve benzer diğer mallara odaklanacak; bu alanda CO2 emisyon tarifeleri zaten gündeme taşınmıştı. AB tarfeyi uygulamak üzere dünyada benzeri olmayan sistemin ilk aşamasını pazar günü başlattı.
Planlanan kısıtlayıcı tarife ticaret ortakları arasında huzursuzluğa neden oldu. Geçen ay düzenlenen bir forumda Çin'in üst düzey iklim değişikliği elçisi Xie Zhenhua bu konudaki tepkisini bir çağrıyla dile getirdi. Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu (NDRC) yardımcı başkanı Xhenhua ülkeleri AB'nin kısıtlayıcı vergileri gibi tek taraflı önlemlere başvurmamaya çağırdı.
Avrupa Komisyonu'na göre sınır vergisinin Dünya Ticaret Örgütü kurallarıyla uyumlu olacak. Yani yabancı ve yerli firmalara aynı şekilde davranılacağı ve halihazırda yurt dışında ödenmiş olan karbon ücretleri için sınır geçişinde yeniden kesinti yapılmadan izinlerin onaylanacağı söyleniyor.
Sınır tarifesi nasıl işleyecek?
Aslında 2026 yılına kadar sınırlarda herhangi bir CO2 emisyon ücreti toplamayacak.
Karbon Sınırı Ayarlama Mekanizması (CBAM) yeni başlatılan ilk aşamada, Avrupalı ithalatçılardan raporlama talep ediyor. Bundan böyle demir, çelik, çimento, alüminyum, gübreler ve hatta elektrikle hidrojen de dahil olmak üzere ithal edilen ürünlerin, üretim süreciyle bağlantılı sera gazı emisyonlarını raporlaması gerekecek.
2026'dan itibaren emisyonların Avrupa standartlarını aşması durumunda ithalatçıların AB'deki CO2 fiyatı için bir "emisyon sertifikası" alması gerekecek.
İhracatçı ülkede karbon piyasası varsa sadece aradaki farkı ödemeleri yeterli olacak.
Karbon piyasaları, şirketlerin sera gazı emisyonlarını ortadan kaldırmak veya azaltmak için çalışan kuruluşlardan, karbon kredisi satın alarak sera gazı emisyonlarını telafi edebilmelerine yarayacak.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı