Türkiye Finans Genel Müdürü ve Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Çelik, "Varlığa veya Ortaklığa Dayalı Koordinasyon Mekanizması sektörün gelişimine ciddi anlamda katkı sağlayacaktır" dedi.
AA muhabirine Türkiye'nin uluslararası finans merkezi olmasına katkı sağlayacak olan "Varlığa veya Ortaklığa Dayalı Koordinasyon Mekanizması"nın kurulması ve 2016 yılı beklentilerine ilişkin görüşlerini paylaşan Türkiye Finans Genel Müdürü Osman Çelik, koordinasyon mekanizmasının, sektörün gelişimine de ciddi anlamda katkı sunacağına inandıklarını söyledi.
İstanbul'un faizsiz bankacılık merkezi olması için öncelikle 10. Kalkınma Planı İstanbul Finans Merkezi (İFM) Eylem Planı 7'nci Bileşen'de yer alan katılım bankacılığı ve faizsiz finans sisteminin geliştirilmesine yönelik aksiyonların plana uygun olarak tamamlanması gerektiğine dikkati çeken Çelik, "Bu aksiyonlar ile faizsiz finans sistemine yönelik mevcut algının iyileştirilmesi, insan kaynağının geliştirilmesi ve literatürün zenginleştirilmesi, faizsiz finans sisteminin kurumsal yapısının ve hukuki altyapısının geliştirilmesi, ürün ve hizmet çeşitliliğinin artırılması hedeflenmektedir" dedi.
Çelik, bu aksiyon planının başarılı olabilmesi için sektördeki tüm paydaşların üzerine düşen sorumluluğu sahiplenerek yerine getirmesinin çok önemli olduğunu vurguladı.
İFM Eylem Planı'nda bu aksiyonla temel hedefleri de anlatan Çelik, şöyle devam etti:
"Faizsiz finans konusunda vizyon tespiti, ilgili taraflar arasında koordinasyon işlevi, faizsiz finansa ilişkin yabancı yatırımcıların ülkeye çekilmesi, uluslararası kuruluşlardan fon temininin artırılması ve İslam Kalkınma Bankası fonlarının daha etkin kullanılmasını sağlayan sistemlerin kurulması olarak belirtilmektedir. Sektörümüzdeki oyuncuların da artış ile birlikte koordinasyon gereksiniminin artacağını düşündüğümüzde hükümetimizin bu çalışmayı sahiplenmesi hepimiz için sevindiricidir. Kurulacak olan koordinasyon mekanizmasında, Türkiye Katılım Bankaları Birliği'nin (TKBB) etkin ve proaktif rol almasının da kritik öneme sahip olduğunu düşünüyorum."
"2016 yılında yüzde 15'in üzerinde büyüme mümkün"
Osman Çelik, sektörün gelişimi için belirlenen ve 10. Kalkınma Planı – İFM 7'nci Bileşen'de belirtilen aksiyonlara ek olarak, mevcut durumda tüm katılım bankaları olarak yüzde 5,1 seviyesinde olan toplam aktif pazar payını 2025 yılına kadar yükseltmek için gereken adımların "Türkiye Katılım Bankacılığı Strateji Belgesi"nde yer aldığını anımsattı.
Sektör stratejileri doğrultusunda, paydaşların görev ve sorumluluklarının belirlenmesini sağlamanın, pazar talebini karşılamak için ürün çeşitliliğini ve gelişimini artırmanın planlanan adımların ana başlıkları olduğunu ifade eden Çelik, katılım bankalarına yönelik Danışma Genel Kurulu'nun oluşturulmasını ve bunun standart hale getirilmesini sağlamanın, katılım bankacılığı insan kaynağının geliştirilmesi ve literatürün zenginleştirilmesi için eğitim, İK ve sertifikasyon düzenlemelerini yapmanın, katılım bankacılığına yönelik mevcut algının iyileştirilmesi için kurumsal iletişim, algı ve itibar yönetimini sağlamanın da diğer ana başlıklardan olduğunu kaydetti.
Çelik, ayrıca, sektörün mevzuat altyapısının iyileştirilmesi ve sektöre özgü ürünlerin hayata geçirilmesi için yasal düzenlemelerin tamamlanması gerektiğini söyledi.
Bu aksiyonlardan sorumlu pek çok paydaşın bulunduğunu, paydaşlardan biri olan hükümetin de ilgili alanlarda plana uygun ilerlemesinin en temel beklentileri olduğuna işaret eden Çelik, bu konular ile ilgili taleplerin de hükümet programı çalışmaları kapsamında yapılan toplantılarda Başbakan'a bir dosya halinde ilettiklerini kaydetti.
Türkiye'de "Özel Finans Kurumları" olarak faaliyetlerine başlayan katılım bankalarının, 2005 yılında banka statüsüne geçişle beraber hızlı bir büyüme ivmesi kazandığını ve 2015 yılı 3. çeyrek itibarıyla yüzde 5,1 pazar payına ulaştığını belirten Çelik, 2005'ten beri gelişime bakıldığında, yıllık ortalama büyümenin yüzde 30 ile sektörün üzerinde olduğunu ifade etti.
Çelik, 2015 yılı ekim sonu itibarıyla katılım bankaları olarak yıl sonuna göre büyüme oranlarının yüzde 15 olduğunungörüldüğünü belirterek, sektöre yeni katılan oyuncular da göz önünde bulundurulduğunda, 2016 yılında yüzde 15'in üzerinde bir büyümenin mümkün olduğunu sözlerine ekledi.
"Katılım bankacılığında hedef yüzde 15"
Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) Genel Sekreteri Osman Akyüz ise İFM Eylem Planı içerisine katılım bankacılığı ve faizsiz finansı geliştirmek üzere koordinasyon mekanizmasının eklendiğini dile getirdi.
Bu koordinasyon mekanizmasının içerisinde Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası, BDDK, TKBB, ilgili bakanlık ile diğer kuruluşların yer alacağı bilgisini veren Akyüz, proje kapsamında çalışmaların başlatıldığını ifade etti.
Bu çalışmaların Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda sürdürüldüğünü belirten Akyüz, amacın; İstanbul'un faizsiz finans ve katılım bankacılığı alanında merkez haline getirilmesi, katılım bankacılığının ülkede yaygınlaştırılması ve daha büyük işlem hacimlerine ulaşılması olduğunu kaydetti.
TKBB'nin 2015 -2025 yılını kapsayan Strateji Belgesi'nde katılım bankacılığının 2025 yılında bankacılık sektöründeki payının yüzde 15'ler seviyesine gelmesinin hedeflendiğini anlatan Akyüz, çalışmaların katılım bankacılığını bu büyüklüklere ulaştırmada destekleyici olacağını düşündüğünü söyledi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin uluslararası finans merkezi olmasına katkı sağlayacak olan "Varlığa veya Ortaklığa Dayalı Koordinasyon Mekanizması"nın kurulması için çalışmaların başlatıldığını ve hızlı bir şekilde devam ettiğini açıklamıştı.
Konuya ilişkin genelgenin Başbakanlık'a gönderildiği bilgisini veren Şimşek, "Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı başkanlığında kurulması öngörülen kurul şeklindeki yapıda, ilgili kurum ve kuruluşların en üst düzeyde temsilcilerinin yer almasıyla birlikte bu alandaki çalışmaların önemli bir ivme kazanması beklenmektedir" ifadesini kullanmıştı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı