Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD)’nin, sektörün çatı kuruluşu olarak hazırladığı ‘Ekim 2018 Sektör Raporu’nda şu tespitler yer aldı: İnşaat malzemeleri ihracatı, çalışma gün sayısındaki düşüşe rağmen Ağustos ayında artmaya devam etti. Ağustos ayı inşaat malzemeleri ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8,8 artarak 1,61 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2018 yılına hızlı bir başlangıç yapan ihracat, yılın ilk yarısındaki yüksek performansını yılın ikinci yarısına da taşıdı. Pazarlarda iyileşmelerin ihracat üzerindeki olumlu etkisi, yılın ikinci yarısında da sürdü. Ancak özellikle iç piyasadaki yavaşlama da Ağustos ayı ihracat artışında etkili oldu.
Yıllık ihracat Ağustos’ta 19,34 milyar dolara yükseldi
2014 yılında 22,1 milyar dolar olan inşaat malzemesi ihracatı, 2015’te 17,7 milyar dolara geriledi. 2016 yılında bu rakam 16 milyar dolara kadar düştü. 2017 yılında da %8 artarak tekrar 17,3 milyar dolara yükseldi. 2018 yılının ilk 8 ayında ise ihracat yüzde 18,3 artarak 13,27 milyar dolara ulaştı. İhracatta kuvvetli artış Ağustos ayında da sürdü ve Ağustos 2017 ile Ağustos 2018 aralığında yıllık ihracat 19 milyar dolar seviyesinin üzerine çıkarak 19,34 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylece ihracat 2014 yılından bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Yakın ve komşu pazarlarda göreceli iyileşme ile AB pazarı ihracat artışına katkı sağlıyor. 2018 yılında ihracatın yüksek performans göstermesine, döviz kurlarındaki artış da destek veriyor.
Mevcut inşaat işleri seviyesi Ekim ayında 2,1 puan daha düştü
Eylül ayında mevcut inşaat işleri seviyesinde yaşanan gerileme, Ekim ayında da devam etti. İnşaat işlerinde önemli bir durgunluk yaşanmaya başlandı. Mevcut işler tamamlandığı ve yeni işlere başlanmadığı için mevcut işler seviyesinin giderek daraldığı görüldü. Mevcut inşaat işleri seviyesini ölçen endeks, Ekim ayında 2,1 puan daha düşerek 2010 yılından bu yana en zayıf seviyesinde kalmaya devam etti. İnşaat işlerinin gerilemesinde iki önemli neden öne çıkıyor; bunlardan ilki talep tarafındaki küçülme, diğeri ise finansman maliyetlerinin geldiği seviyeler ile finansman olanaklarının kesilmiş olması. Mevcut inşaat işlerinde toparlanma için bu iki koşulda iyileşme sağlanması gerekiyor.
İnşaat sektöründe küçülme sürdürülebilir değil
İnşaat sektörü ve inşaat harcamaları 2002 yılından sonra kademeli olarak büyüdü. Bu büyüme; ekonominin ortalama büyümesinin üzerinde gerçekleşti. Kamunun tercihleri, politikaları ve destekleri de büyümeyi hızlandıran bir unsur oldu. Yine kamunun altyapı yatırımları, büyük projeler ve kentsel dönüşüm faaliyetleri de inşaat sektörünü destekledi. Büyüyen pazara çok sayıda yeni oyuncu katıldı. İnşaat sektörü genişleyen faaliyetlerinin finansmanı için de önemli ölçüde dış kaynak kullandı. Banka kredileri ile senetli satışlar önemli finansal araçlar oldu. Ancak inşaat sektörü en son 2017 yılında gerçekleşen büyümenin ardından 2018 yılında biriken yapısal sorunlar ile karşı karşıya kaldı. Bu çerçevede inşaat ve konut sektörlerinde talep ve finansman tarafında süreli ve geçici destekler yerine kalıcı bir dengenin kurulması için yeni politikalara ihtiyaç duyuluyor. Nitekim TÜİK inşaat sektörü güven endeksi verileri, sektördeki zayıflamanın devam ettiğini ortaya koymayı sürdürüyor.
İnşaat sektöründe küçülme istihdamda da gerilemeye yol açıyor
İnşaat sektöründe yavaşlama ve küçülme, inşaat sektörü istihdamında da hissedilmeye başlandı. İnşaat sektörü son yıllarda sağladığı hızlı büyüme ile yüksek sezonların yaşandığı yaz aylarında 2,2 milyon üzerinde istihdama ulaştı. Ancak 2018 yılında aylar itibarıyla inşaat sektöründe görülen zayıflama, istihdam verilerine de yansımaya başladı. 2018 yılı Temmuz ayında inşaat sektöründe istihdam 2 milyon kişiye inerek, geçen yıl Temmuz ayı istihdamının 180 bin kişi altında kaldı. İnşaat sektörü istihdamının toplam istihdam içindeki payı ise 2017 yılı Temmuz ayında yüzde 7,6 iken, 2018 yılı Temmuz ayında yüzde 6,9’a indi. İnşaat sektöründeki bazı firmaların ellerindeki mevcut işlerin azalması, kamu projelerini tamamlamaları, yeni kamu projesi alamamaları ve mali yapılarında yaşanan sıkıntılar nedeniyle istihdamlarını azalttıkları görülüyor.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı