IMF tarafından yayınlanan raporda, geçen yılın ekim ayından bu yana küresel finansal sistemin sarsıntılar geçirdiğine ve finansal istikrar risklerinin artışta olduğuna değinildi. Buna bağlı olarak ABD’de Silikon Vadisi Bankası ve Signature Bank’ın iflasları ve Credit Suisse’e azalan güvenin ardından UBS tarafından devralınmasının ve yaşanan zorlukların güçlü bir hatırlatıcısı olarak kalacağının üzerinde duruldu.
Sosyal medya ile güçlenen yeni teknolojilerin, olayların hızlı bir şekilde tüm dünyadaki bankalara ve finans piyasalarına yansımasına değinen rapor içerisinde bunun riskli varlıkların da satılmasına neden olduğu belirtildi. Tüm bunların aynı zamanda, 1987 yılında yaşanan Kara Pazartesi ile karşılaştırılabilir boyutlarda, para politikası faiz oranı beklentilerinin önemli ölçüde yeniden fiyatlanmasına yol açtığı bilgisine dikkat çekildi.
Raporda bir yandan da Politika yapıcıların sistemik riskleri durdurmaya yönelik tepkilerinin piyasadaki endişeleri azalttığı işaret edildi. "Ancak piyasa güveni kırılgan olmaya devam ediyor ve yatırımcılar finansal sistemin temel sağlığını yeniden değerlendirdikçe, bir dizi kurum ve piyasada gerginlikler hala görülüyor." değerlendirmesinde bulunuldu.
Raporda, temel sorunun piyasa katılımcıları ve politika yapıcıları arasında olduğu üzerinde duruldu. Yaşanan son olayların sistemi yeniden sınayacak başka bir durumun gerçekleşme olasılığı olup olmadığının, ya da on yıldan uzun süredir bol likiditenin arkasından daha sert parasal ve finansal koşulların yaşanmasının getirdiği zorlukların değerlendirmeleri yapıldı.
Banka dışı finansal kuruluşlarda da gizli kalmış olabilecek kırgınlıklara dikkat çeken raporda bunu sebebinin özellikle büyük bankalardaki mali sistemlerin, ani değişimlerinin büyük çaplı etkileri olduğu söylendi.
Ayrıca raporda, "Finansal piyasalarda ortaya çıkan stres, enflasyonist baskıların beklenenden daha kalıcı hale geldiği bir dönemde merkez bankalarının işini zorlaştırıyor." ifadesi kullanıldı.
Finansal istikrar risklerini ele almayı amaçlayan araçların uygunluğunun merkez bankalarının para politikası hedeflerini finansal istikrar hedeflerinden ayırmasına yardımcı olması gerektiği vurgulanan raporda, merkez bankalarına enflasyonist baskıları ele almak için politikalarını sıkılaştırmaya devam etmelerine izin vermesi gerektiği kaydedildi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı