GYODER (Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği), dünya ve Türkiye ekonomisinden, temel makroekonomik göstergelere, sektör içi üretim rakamlarından, çeşitli istatistiklere kadar önemli bilgiler aktaran ‘GYODER Gösterge’ ile gayrimenkul sektörüne ışık tutmaya devam ediyor. 2017 yılında da Türk Ekonomi Bankası (TEB) katkılarıyla hazırlanan GYODER Gösterge, tasarımında ve içeriğinde gerçekleştirilen revizyonlar sonucu yepyeni bir kimlikle yayınlanıyor. Temel ekonomik verilerin yanı sıra konut, krediler, AVM, ofis, lojistik, turizm, GYO gibi gayrimenkulün tüm alt segmentlerini kapsayan raporda, Prof. Dr. Emre Alkin’in de değerlendirmeleri yer alıyor. Rapor, aynı zamanda GYODER Gösterge’nin yenilenen web sitesi ile dijital ortama taşınıyor.
Türkiye gayrimenkul sektörünün dinamiklerinin incelendiği GYODER Gösterge 2017-2. Çeyrek Raporu’nda; inşaat şirketlerinin giderek kurumsallaşıp, daha etkin bir finansman yönetimi yapmaları ve talep sahiplerinin taleplerinde daha rasyonel davranmalarının, konut ve inşaat piyasasının etkinliğini giderek artırdığına dikkat çekildi. Geçtiğimiz yıl durağan bir seyir izleyen konut endekslerinde yılın ilk çeyreğinde başlayan artış trendinin devam ettiğine işaret edilen raporda, REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat Endeksi’ne göre, Haziran ayı fiyat artışının, bir önceki aya göre yüzde 0,29, geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 2,74 oranında gerçekleştiği belirtildi.
2017-2. Çeyrekte Konut Satın Alma Gücü Endeksi Türkiye ortalamasının 122’ye yükseldiği ifade edilen raporda, Gayrimenkul Güven Endeksi’nin, 2017 yılı üçüncü çeyreğinde, geçen çeyrek döneme göre yüzde 3,11 azalışla 109 (Kısmen İyimser) Gayrimenkul Fiyat Beklenti Endeksi’nin ise yüzde 2,16 azalışla 104 (Kısmen İyimser) olarak ölçüldüğü ifade edildi.
Yabancı yatırımcılara konut satışı yüzde 25 arttı
Rapora göre, markalı konut projeleri kapsamında ikinci çeyrekte gerçekleştirilen satışların yüzde 5,61’lik kısmı yabancı yatırımcılara yapıldı. Türkiye geneli yabancıya konut satışları ilk çeyreğe göre yaklaşık yüzde 25’lik artış ile 5 bin 325 adet seviyesinde gerçekleşti. Ayrıca 2016 ve 2017’nin ilk 6 ayında, yabancıların gayrimenkul yatırımlarında en çok tercih ettiği il İstanbul oldu.
Markalı konut projelerinin yüzde 51,58’i senetle satıldı
Raporda ayrıca ikinci çeyrekte markalı projelerinden konut satın alan müşterilerin peşinat kullanım oranının yüzde 17,96, banka kredisi kullanım oranı yüzde 30,46 ve senet kullanım oranının yüzde 51,58 olarak gerçekleştiği, stok erime hızının ise yüzde 3,78 olduğu belirtildi.
Dünya ile kıyaslandığında sektör daha fazla potansiyel içeriyor
Türkiye konut sektöründe orta ve orta alt gruba ait konut ihtiyacının yoğun olarak sürdüğünün vurgulandığı raporda şu bilgilere yer verildi: “Orta üst ve lüks segmente ise talebin orta alt segmente göre biraz yavaşlamakta olduğu söylenebilir. Ancak yatırım amacıyla hareket eden gerçek ve tüzel kişilerin (yerli-yabancı) markalı, belli standartların üstündeki lüks konut talebi de bu segmenti canlı tutuyor. Ticari konut pazarı ise ekonomideki gelişmelerden ve ticari hayattan daha fazla etkilenir bir tutum sergilemek ile birlikte gerek demografik etkenler gerekse sağlanan belli bir büyüme hızı neticesinde canlı kalabilmektedir. Türkiye gayrimenkul sektörü, büyüyen Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olmaya devam edecektir. Demografik ve ekonomik gelişmeler göz önüne alınıp dünya ile kıyaslandığında sektörün daha çok potansiyel içerdiği görülüyor. Gerek ülkemiz gerekse sektörle ilgili istikrar ve dinamik yapı devam ettikçe, sektörde orta vadede eğilim büyüme yolunda olacaktır.
Tüketici sadece fiyata bakmayıp daha rasyonel karar veriyor
Türkiye genelinde taşınmaz fiyatlarına bakıldığında ‘gayrimenkul piyasasının’, dinamikliğin yanı sıra denge fiyatını da yakalamaya çalıştığının görüldüğüne dikkat çekilen raporda, şu tespitlere yer verildi: “Türkiye konut piyasasında alt pazarlar bazında dinamik ve rasyonelleşen eğilimler görülüyor. Özellikle fiyat hareketlerinde gerektiğinde ‘düzeltme’ gerektiğinde de ‘artışlar’ görülebiliyor. Konut yapı izinlerinin piyasa beklentilerine göre yükleniciler tarafından azaltılıp-çoğaltılması dinamik bir şekilde sürüyor. Tüketicinin giderek daha rasyonel kararlar vererek sadece fiyat kıstasına bakmadığı, yapı kalitesi, malzemesi, ulaşım kolaylığı gibi pek çok unsuru değerlendirdiği görülüyor. Yabancı yatırımcıların sadece konut niteliği ve niceliğine değil aynı zamanda mülk edindikleri şehri ‘bir yaşam alanı’ olarak görmelerinin etkileri de dikkat çekiyor. Bunun en tipik örneği İstanbul’da görülen yabancılara yönelik konut satışlarıdır.
Konut kredisi hacmi ilk çeyrek sonunda 185 milyar TL’ye ulaştı
Kullanılan yeni konut kredisi miktarı 2017 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 68 artarak 18,8 milyar TL’ye ulaştı. Bu oran 2016 son çeyreğinde ise yüzde 87 olarak en yüksek seviyesini görmüştü. Ortalama kredi tutarı ise 2017’nın ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 22,4 artarak 140.000 TL oldu. Konut kredisi faiz oranlarındaki düşüş geçtiğimiz yılın ikinci çeyreğinden bu yana devam ederken, bu yılın ikinci çeyreğinden itibaren faizlerde yükselme görülmektedir. 2017 Haziran ayı itibarıyla konut kredilerinde aylık faiz oranı yüzde 0,93, bileşik faiz ise yüzde 11,78 seviyesinde gerçekleşti. Toplam bankacılık sektörü içerisinde Yerli Özel ve Yabancı Mevduat Bankaları’nın sayısı geçtiğimiz yıla göre arttı. Toplam konut kredisi hacmi ise 2017 yılı 1. Çeyrek itibarıyla 185 milyar TL’yi aştı. Konut kredilerinin bireysel krediler içindeki payı hem bir önceki yılın aynı dönemine göre hem de bir önceki çeyreğe göre artarak yüzde 38,7 oldu.
Ofis kiralamalarında geçen yıla göre yüzde 72,5 artış yaşandı
2017-2. Çeyrekte, geçen sene aynı dönemin yaklaşık iki katına denk gelen 82 bin 774 metrekare yeni ofis alanı tamamlanarak piyasaya girdi. Buna ek olarak 2017-2. Çeyrekte yeni kiralamalarda bir önceki çeyreğe göre yüzde 19,3, geçen yıla göre ise yüzde 72,5 oranında artış kaydedildi. Yılın ikinci çeyreğinde 69 bin 571 metrekare toplam kiralama işlemi gerçekti. Bu işlemlerin yaklaşık yarısını yeni kiralamalar, diğer yarısını ise sözleşme yenilemeleri oluşturdu. Metrekare bazında anlaşmaların yüzde 53’ü MİA (Merkezi İş Alanı) bölgesinde, yüzde 5’i MİA dışında kalan Avrupa Yakası’nda ve yüzde 42’si Anadolu Yakası’nda gerçekleşti. Finansal anlamdaki olumlu gelişmelerin ekonomik büyümeyi kısa vadede iyileştirmesi beklenmekle birlikte bu durumun özel yatırımlarda da yükselişe neden olması umuluyor. Fakat belirli bir oranda da olsa devam eden döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve yüksek işsizlik seviyesinden dolayı kiraların gelecek dönemlerde düşmeye devam etmesi bekleniyor.
Toplam AVM sayısı 400’e ulaştı, proje aşamasında 65 AVM var
2017 yılı 2. Çeyrek itibarıyla Türkiye genelinde toplam AVM sayısı 400’e ulaştı. En fazla AVM’ye sahip iller sırasıyla; 125 adet ile İstanbul, 32 adet ile Ankara ve 23 adet ile İzmir oldu. Toplam kiralanabilir alan stoku bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 5’lik artış ile 11 milyon 793 bin 752 metrekareye ulaştı. İstanbul, toplam kiralanabilir alan stokunun yaklaşık yüzde 38’ini oluşturuyor. 2017 yılı 2. Çeyrek sonu itibarıyla Perakende Ciro Enkdeksi 220, Ziyaretçi Endeksi 99’dur. Proje aşamasında, 30’u İstanbul’da olmak üzere toplam 65 AVM bulunuyor. Bugün için Türkiye geneli AVM yatırımları incelendiğinde; AVM’lerin, özellikle satın alma gücü, eğitim düzeyi, okuryazarlık oranı daha yüksek olan Marmara Bölgesi’nde yoğunlaştığı görülüyor. Bunu İç Anadolu ve Ege Bölgesi takip ediyor. 1.000 kişiye ortalama 148 metrekare kiralanabilir alanın düştüğü Türkiye’de, ilk üç sırayı; 303 metrekare ile İstanbul, 277 metrekare ile Isparta, 267 metrekare ile Bolu paylaşıyor. Türkiye’de 2019’a kadar yeni yapılacak AVM’lerle birlikte 1.000 kişiye 176 metrekare kiralanabilir alanın düşeceği öngörülüyor.
Rusya ile düzelen ilişkiler Antalya pazarını toparladı
2017’nin ilk yarısında Türkiye’yi ziyaret eden yabancı turistin yüzde 37’si İstanbul’a, yüzde 28’i Antalya’ya, yüzde 5’i Muğla’ya geldi. Bu üç ili yüzde 3 ve yüzde 1’lik paylarla İzmir ve Ankara izledi. Gelen turist sayıları 2016’nın ilk çeyreği ile karşılaştırıldığında; Antalya’ya gelen turistlerin 2017’nin ilk yarısında yaklaşık yüzde 50 artış göstererek 2,1 milyondan 3,3 milyona çıktığı gözlemlendi. Bunun sebebi Antalya’nın en büyük pazarlarından biri olan Rusya ile 2016 yılında bozulan dış ilişkilerin 2017 yılında toparlanmış olması şeklinde yorumlandı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı