9.425,58 TRY BIST 100 BIST 100
38,07 USD USD USD
5,24 CNY CNY CNY
43,29 EUR EUR EUR
0,12 CNY CNY/EUR CNY/EUR
48,69 TRY Faiz Faiz
66,44 USD Petrol(brent) Petrol(brent)
39,72 USD Gümüş(ons) Gümüş(ons)
4,60 USD Bakır(lb) Bakır(lb)
98,08 USD (CME) 62% Fe (CME) 62% Fe
352,00 USD Gemi Söküm Gemi Söküm
4.071,20 TRY Altın(gr) Altın(gr)

Demir Çelik Sektörünün Sorunları Göz Ardı Ediliyor

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği son günlerde demir çelik sektöründe yaşanan gelişmelerle ilgili bir açıklama yayınlandı...

Demir Çelik Sektörünün Sorunları Göz Ardı Ediliyor

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nin resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, Dünya çelik üretimindeki artışın hızla devam ettiği, yılın ilk 4 aylık döneminde, dünya ham çelik üretiminin yüzde 5.2 oranında yükseldiği bildirildi.

Açıklamada şu şekilde: “Söz konusu artışta, üretimini yüzde 4.6 oranında yükselten Çin’in, önemli bir rol oynadığı gözleniyor. Diğer büyük çelik üreticisi ülkelerde de, üretimin artış eğiliminde olması, önümüzdeki aylarda, giderek daha fazla ürünün ihraç piyasalarına yönelmek durumunda kalacağı anlamına geliyor.
Dünya çelik piyasalarında, ihracata yönelik çelik üretimindeki artışa paralel olarak, tüm ülkeler, yoğun bir şekilde iç piyasalarını dampingli ve devlet destekli çelik ürünleri ithalatının yaratacağı olumsuz etkilerden korumaya yönelik tedbirler almaya devam ediyor. Dünyanın en korumacı ülkesi olan ABD, Türk çelik üreticileri de dâhil olmak üzere, yüksek oranlarda uyguladığı anti-damping ve telafi edici vergi önlemlerine ilave olarak, bu defa ‘ulusal güvenlik’ gerekçesi ile, Section 232 kapsamında tüm çelik ithalatını engellemeye yönelik çalışmalar yürütüyor.  ABD ve diğer ülkelerde artan korumacılık, açık piyasalar için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

SEKTÖR ELEKTROT KRİZİ NEDENİYLE ZOR DÖNEMDEN GEÇİYOR

Bu arada çelik sektörümüz, dünya piyasalarında ortaya çıkan elektrot krizi nedeniyle, zorlu bir dönemden geçiyor. Çin’in çevre mülahazaları nedeniyle, yıllık 100.000 ton civarında elektrot üretim kapasitesini kapatmış olmasını, dünyanın diğer büyük üreticileri fırsata çevirmiş bulunuyor. Çin’deki kapasite kapanışlarını kullanan büyük elektrot üreticilerinin, fiyatlarını 2 misline varan oranlarda arttırmalarının ve daha önceden yapılmış uzun vadeli anlaşmalarını iptal etme çabası içerisine girmelerinin, sektörün üretimini tehdit eder boyuta ulaştığı gözleniyor. Global piyasalardaki gelişmelerden, sıkıntının orta vadede çözülmesinin de beklenmediği anlaşılıyor.

Dünyada bu gelişmeler yaşanırken, 25 milyon tonluk üretim kapasitesi, 16 milyon tonluk üretimi ve 7 milyon tonluk ihracatı ile, Dünyanın önde gelen inşaat demiri üreticilerinden olan ve ikinci en büyük ihracatçısı konumunda bulunan Türkiye’de, bazı müteahhitler tarafından, önce yurt içi inşaat demiri arzında sıkıntı yaşandığı, daha sonra da fiyatların enflasyondan kopuk bir şekilde yükseldiği yönündeki iddialarını gündeme getirmeleri ve bu mesnetsiz iddialarını, Ekonomi Bakanlığı’nın gündemine aldırmaları, rahatsızlığa yol açtı.

Bazı inşaat müteahhitlerinin mesnetsiz iddialarının hedefi hâline gelen çelik sektörü, hiçbir dayanağı olmayan bu iddiaların, kamu tarafından sahiplenilmesini yadırgadı. Siparişler makul teslimat süreleri ile verildiğinde, inşaat demiri üreticileri, inşaat firmalarının tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda bulunmasına rağmen, referandum öncesinde siparişlerini bekleten müteahhitlerin, Mayıs ayında anlaşmışcasına, eş zamanlı ciddi sipariş artışları ile piyasaya girmeleri ve siparişlerinin derhâl teslim edilmesini talep etmeleri, objektif iyi niyetle bağdaştırılamadı. Çelik üreticileri, inşaat sektörünün tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek üretim kapasitesine sahip oldukları hâlde, bazı  inşaat müteahhitleri, bilinçli bir şekilde son derece kısa teslimat süreleri ile veya ileri tarihli siparişlerini öne çekme isteğiyle, ürün talep ederek, sorunun devam ettiğini ileri sürdü ve kamuoyunu yanılttı.

Çelik üreticisi kuruluşlar, piyasada oluşturulmaya çalışılan yanıltıcı algıyı kırmak için, ilave maliyetlere katlanmak pahasına, ihraç sevkiyatlarını maksimum ölçüde erteleme ve yurt içi piyasanın ihtiyacını karşılama gayreti içerisine girdi. Ancak çelik üreticilerinin ihraç bağlantılarını bir kenara bırakıp, iç piyasaya dönmesi sonrasında, bu defa da inşaat sektörünün iddia edilen canlı talebi durdu.

Bazı müteahhit derneklerinin ve inşaat firmalarının, kendi öngörü eksikliklerinden veya risk almamalarından kaynaklanan bu durumu, inşaat demiri üreticilerine mal etmeye çalışmaları üzerine oluşturulan bu yanlış algıyı kırmak için, yoğun fedakârlıklar gösterilmesi sonrasında, müteahhitlerin bu defa inşaat demirinde KDV’nin kaldırılması, imar ile ilgili düzenlemeler yapılması gibi, farklı konulardaki beklentilerini gündeme getirmeleri, esas amacın, çelik sektörü üzerinden sorunlarını çözmek olduğunu ortaya koydu.

Aslında bu durum, ilk defa yaşanmıyor. Geride bıraktığımız yıllarda da, inşaat demiri fiyatlarındaki dalgalanmalar, yurt içi enflasyon oranları ile karşılaştırılarak açıklanmaya çalışıldı. Ankara Ticaret Odası Başkanı’nın bu çerçevede yaptığı açıklamalar, bilgi eksikliğine verilse de, geçmiş yıllarda defalarca konuyu bu şekilde gündeme getiren, kendilerine çelik sektöründe fiyatların oluşma tarzı ve dünya çelik sektöründeki dinamikler hakkında bilgi verilen İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu’nun (İMKON) döviz kurlarındaki dalgalanmaları ve inşaat demirinin, uluslararası piyasalardaki fiyat artışlarını göz ardı eden açıklamaları, iyi niyetle bağdaştırılamıyor. Kendilerini paydaş olarak gören bir sektör hakkında, böylesine mesnetsiz suçlamalarda bulunmaları yadırganıyor. Sektörün tüm dinamiklerini yakından takip eden Ekonomi Bakanlığımızın, hiç şüphesiz gümrük vergilerini düzenlenme yetkisi bulunuyor. Ancak Bakanlığımızın, bunu dünya çelik sektöründeki gelişmeleri göz ardı ederek ve inşaat sektörünün iddialarının bir gereğiymiş gibi yapıyor olması, çelik sektörümüzü ciddi ölçüde rencide etmiş bulunuyor.

Hiç şüphesiz, iyi niyetle bağdaştırılamayan bu açıklamalar, tüm müteahhitleri kapsamıyor. Bu vesile ile, Türkiye’nin en büyük müteahhitlerini bünyesinde barındıran Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Sayın Mithat Yenigün ile İstanbul İnşaatçılar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Nazmi Durbakayım’a ve diğer çok sayıda müteahhide, durumu objektif olarak kavrayan sağduyulu açıklamalarından dolayı teşekkür ediyoruz.

Bugün geldiğimiz noktada, vergi indirimine gidilecek ise, söz konusu indirimin olumsuz etkilerini asgariye indirecek gözetim mekanizmalarının kurulmasına ve deprem kuşağında bulunan Ülkemize, kalitesiz ürün ithalatını engelleyecek tedbirlerin, acilen uygulamaya aktarılmasına ihtiyaç duyuyoruz.”
 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Bu içeriğe sadece +plus aboneler erişebilir.

Piyasalara dair düşüncelerinizi paylaşmak ve daha fazla yoruma ulaşmak için hemen ABONE OLUN!
ABONE OLUN Zaten bir hesabınız varsa Oturum Açın

En çok okunan haberler

Türk şirketi Shahi Steel, Bosna Hersek’te yeni üretim tesisini hizmete açtı

16 Nisan 2025 Çarşamba

Ferrexpo’dan savaş sonrası rekor üretim

18 Nisan 2025 Cuma

İtalya'nın çelik üretimi mart ayında %6 arttı

17 Nisan 2025 Perşembe

Küresel karbon depolama kapasitesi 5 yılda yüzde 27 arttı

17 Nisan 2025 Perşembe

Rio Tinto’nun ilk çeyrek sonuçlarında fırtına etkisi

17 Nisan 2025 Perşembe
İzleme Listesi
Genişlet
İzleme listeniz boş

Favori emtialarınızı hızlı erişim için ekleyin ve son fiyat değişim haberlerini kaçırmayın.


Takip ettiğiniz haber kategorisi bulunmuyor
Bildirim Tercihlerini Düzenle
E-Bülten Aboneliği
En güncel haberleri ve günlük demir fiyatlarını e-posta ve sms olarak almak için kayıt olun.
Şimdi Plus Abonesi Olun!
3 gün ücretsiz deneyin!
Şimdi Abone Olun
Tarafsız Fiyatlar
Haberdar Olun
İl Demir Fiyatları
Yorumlar ve Analizler
Şimdi Abone Olun