Günay, inşaat alanını gezerken basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 150 bin metrekare alan üzerinde 60 bin metrekareden fazla kapalı alanda konser salonu yapıldığını belirterek, ''Türkiye'de ilk defa bu çapta bir konser salonu inşa ediyoruz'' dedi.
Çalışmaların 1995 yılında başladığını hatırlatan Günay, alanı ilk gördüğünde bir çukurla karşılaştığını ifade ederek, ''Hatta temel işlemleri bile tam olarak bitmemişti, kaynak ayrılmamıştı, önemsenmemişti. Çağdaş Türkiye bu diye nutuk söyleyen arkadaşların döneminde Ankara Çayı'nın üzerine yer tespiti yapılmış ve bir miktar beton dökülmüştü'' diye konuştu.
Günay, alanın 'Ankara'nın kültür alanı' olduğunu ve çevrede CSO, Cer Modern, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü ile müzeler bulunduğunu vurguladı.
Günay, 4 blokluk inşatta, ana blokta yer alan 2 bin ve 500 kişilik iki konser salonunun olduğunu, ayrı ayrı koro ve sanatçı çalışma bölümleriyle büyük bir otoparkın da yapıldığını anlattı.
Bu salonların tamamlandığında her türlü müzik etkinliğinde ihtiyacı karşılayacağını belirten Günay, CSO'nun da böylece daha büyük ve görkemli yeni bir salona kavuşmuş olacağını kaydetti.
Günay, ''Ben 2013 yılının sonuna yetişmesini çok önemsiyorum çünkü 2013'ün sonu Cumhuriyet'in 90. yılı ve 1995'ten itibaren çok uzun bir süre geçmiş oluyor. Hiç olmazsa cumhuriyetin 90. yılında Ankara büyük, görkemli cumhuriyete yakışır bir konser salonu, sanat salonu elde edebilsin'' dedi.
-''Temelini atmak bile bence büyük bir başlangıçtır''-
Bu yıl içinde ayrıca hipodrom alanındaki Türkiye Uygarlıklar Müzesi'nin de temelinin atılacağını kaydeden Günay, şöyle devam etti:
''Bunlar Ankara'nın yüzünü değiştirecek olan, çağdaş bir cumhuriyet başkenti yapacak olan gelişmeler. Onu da herhalde Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılına tamamlamak imkanı olabilir. Ama temelini atmak bile bence büyük bir başlangıçtır. Ama burada atılan temel gibi olmayacak, atılıp unutulmayacak. Arkası bir kaç yıl içinde getirilmeye çalışılacak''
Salonun şu anki görüntüsünün çok etkileyici olduğunu belirten Günay, öncelikle binanın iskeletinin inşa edileceğini daha sonrada üzerine asıl yapının üstün teknoloji malzemeleriyle tamamlanacağını bildirdi.
Konser salonunun inşasında kalıp olarak bir balon kullanıldığını ve bu balonun 3 saatte şişirildiğini anlatan Günay, çevredeki vatandaşların yetkili makamları telefonla arayarak ''galiba uzaydan bir şey geldi ne oluyor'' diye sorduklarını ifade etti.
-''Yeniden yer seçseydik burayı mı seçerdik-''-
Bir basın mensubunun salonun altında su kaynağı olduğunu hatırlatması üzerine Bakan Günay, şunları kaydetti:
''Yeniden yer seçseydik burayı mı seçerdik, ben seçmezdim doğrusu. Ben mühendis değilim. Bu temeli atan arkadaşımız mühendisti Allah selamet versin Eski Cumhurbaşkanımız. Ben burayı yeşil alan diye düşünürdüm. Ama başlamıştı buraya, temele çok para dökülmüştü. Ankara'da bir kültür eserinin üzeri kapatılıyor gibi bir haksız tartışma çıkabilirdi. Biraz masraf ettik ama bu dere yatağından etkilenmeyeceğimiz sağlamlıkta bir sistem üzerinden ilerliyoruz. Bazı yerlerde görüyorum örneklerini eskiden yapılmış işlerin üzerini arkadaşlar kapatıp yeni işler yapmaya çalışıyorlar ne yenisi bitiyor ne eskisi bitiyor. Biz doğru projeleri biraz belki revize ederek, masraf ederek biraz daha korunaklı hale getirerek sürdürmeye çalıştık. Kıt imkanlar içinde hızlı yol aldığımızı düşünüyorum. Bu ördeklerin yüzdüğü çukur gelecek yaz sonu Türkiye'de sanat gösterilerinin icra edildiği bir mekana umarım ki dönecek. ''
-Porselen koleksiyonu Çin yolcusu-
Türkiye'de Çin Yılı etkinlikleri kapsamında Çin'den getirilerek Topkapı Sarayı Müzesi'nde sergilenecek Terracotta Ordusu ile ilgili açıklamalarda bulunan Günay, ''Biz de gelecek yıl elimizdeki 12 bin Çin porseleninden Çin'in görmek isteyeceği bir kaç nadide parçayı oraya taşıyacağız ve karşılıklı iki büyük sergi yapılacak'' dedi.
Salonun maketini inceleyen ve proje mimarından bilgi alan Günay, ardından basın mensuplarıyla yapımı devam eden binanın içine girerek incelemelerde bulundu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı