Ekmekten suya, makarnadan çikolataya, plastik ürünlerden mobilyaya kadar toplam 24 üründe Cezayir pazarı Türkiye’ye kapandı. Bu ürünlerin ithalatının bankacılık kanalıyla yapılmasının yasaklanması nedeniyle Cezayir’e ihracat duracak. Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan ihracatçılar, keyfi olarak alınan kararın Türk ihracatçısına zarar vereceği görüşünde birleştiler. Cezayirli yetkililer ve sanayicilerle görüşen ihracatçılar, bir sonraki adımın kota uygulamasi olacağı bilgisini aldılar.
Bir sonraki adım ‘kota’
Cezayir hükümetinin aldığı karar sonrasında, Cezayirli ithalatçılar taleplerini hükümete ilettiler. Ülkenin ithalatı durdurma kararının kısa süreli olması, bir sonraki adımı belirlenen ürünlerde kota belirlemek olması bekleniyor. Karar kapsamındaki sanayi ve gıda ürünlerinde 2016 yılında Cezayir’e yaptığımız ihracat toplamda 231,7 milyon dolar olurken plastik mamüller 92,7 milyon dolarlık ihracatla ilk sırada yer aldı. Yılın ilk yarısında da tablo değişmedi ve Cezayir’e gerçekleşen 128,5 milyon dolar seviyesindeki ihracatta 57,4 milyon dolarla plastik ürünler başı çekti.
‘Plastik mamül ihracatçılarına pazar tamamen kapandı’
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, Cezayir’in aralarında plastiklerin de olduğu 24 ürünün ithalatının bankacılık kanalıyla yapılmasını yasakladığını belirterek tarife dışı engel olarak değerlendirdiği bu kararın Cezayir’in altına imza attığı uluslararası anlaşmalara da aykırı olduğunu söyledi. Akyüz, bu karardan en çok Türkiye’nin zarar göreceğini vurguladı. Akyüz, şöyle devam etti: “Asıl amaç bu ürünlerin ülkeye girişini yasaklamak. Sadece Türkiye’ye özel bir karar olmamakla birlikte en çok zararı Türk ihracatçısı görecek. İhracatçılarımız uzun vadeli düşünerek Cezayir pazarını kaybetmemek adına bu yüksek maliyetleri göze alarak ihracatlarını sürdürüyorlardı. Şimdi alınan bu kararla birlikte Türk plastik mamul ihracatçısına Cezayir pazarı tamamen kapandı. Plastik dışında gıdadan mobilyaya, mermerden halıya kadar birçok ürünün ihracatı duracak.”
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete, alınan kararın ayak seslerinin önceden geldiğini belirtti. Ekonomi Bakanlığı’nın konuyu bildiğini vurgulayan Mete, şu açıklamalarda bulundu: “Alınan karar Türkiye’ye karşı bir harekettir. Ortadoğu’daki pazarlarımıza örtülü bir saldırıdır. Cezayir’e ihracatımız yılın ilk yarısında geçen yıla göre artmıştı. Görünen o ki, yıl sonunda da geçen yıla göre düşmüş olacak. Temelinde siyasi bir durum. 5-6 aydır bu tip hareketlenmeler var. Biz akıllı bir milletimiz. Mallarımız o pazarlara bir şekilde girecek. Alternatif yollar bulacağız.”
‘Karar uygulanabilir değil’
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Genel Sekreteri İlknur Menlik, Cezayir’in aldığı kararı süpriz olarak değerlendirdi. Cezayir’in 40 milyona yakın nüfusuyla Türkiye gıda ve içecek sanayi ihracatında Kuzey Afrika bölgesinde önem verilen ülkelerin başında geldiğini aktaran Menlik, şu bilgileri paylaştı: “Cezayir’e ihracatımız arzu edilen seviyede değil. Özellikle şekerleme sektörünün ülke ihracatını artırma yönünde gayretleri var.
Cezayir’in dış ticarette bankacılık kanallarını kapatmasının, dünya ölçeğinde de kabul görmeyeceğini ve ithalat yapmak zorunda olduğunu da düşünürsek, bu kararın çok da uygulanabilir olmayacağını ve kısa süre sonra yeni bir kararla uygulamadan kaldırılacağını düşünüyorum. Umuyorum Cezayirli yetkililer bu gerçeğin bir an önce farkına varıp, yanlıştan dönerler.” Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu ise kararın fevri bir şekilde alındığını belirterek, "Uygulanabilir bir karar değil. Cezayirli sanayicilerle görüşerek kararın kalkması adına çalışacağız" dedi.
‘Türkiye’ye karşı bir hamle değil’
Cezayir’de büyük bir tekstil yatırımına start veren ve ülkedeki en büyük yabancı yatırımcılardan Tay Grup Yönetim Başkanı Mesut Toprak, açıklanan önlemlerin Türkiye’ye özel olarak yorumlanmaması gerektiğini söyledi.
Toprak şöyle devam etti: “Cezayir’in petrol gelirleri azalınca, kendi ürettiği ürünleri ithal etmeme stratejisi belirledi.Bu karar da bunun bir tezahürü. Biliyorsunuz tüm dünyada zaten bir korumacılık akımı söz konusu. Bu sadece belirli ürünlerde alınmış bir önlemdir ve Fransa gibi pek de geçerli. Diğer ülkeler gibi Türkiye de bundan etkilenecektir.”
Dünya
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı