Demir çelik sektörünün nabzını tutan ve sektördeki konuşulmayan konuları konuşmak amacıyla düzenli aralıklarla gerçekleştirilen "Söz Sizde – Çelik Sohbetleri", 4 Mart 2025 tarihinde saat 14:00-16:00 arasında gerçekleşti. Etkinlik, tüm dünyayı etkisi altına alan ticaret savaşları ve ABD Başkanı Donald Trump’ın demir çelik ile alüminyum ithalatına getirdiği %25’lik verginin sektöre olası etkilerini tartışmak üzere toplandı.
Çelik sektörünün önde gelen temsilcilerinin yoğun katılım sağladığı etkinlikte, ABD yönetiminin ithalat vergileri ve ticaret politikalarındaki olası etkiler değerlendirildi. Etkinliğin odak noktası ise, "ABD seçimleri sonrası vergi rüzgarı: Türkiye demir çelik sektörü kazanacak mı, kaybedecek mi?" sorusu oldu.
Etkinliğin Moderatörlüğünü Bozoklar Metal Başkanı Harun Bozoklar’ın üstlendi. Bozoklar konuşmasında, Çelik Dış Ticaret Derneği olarak sektörün gelişimine katkı sağlamak amacıyla düzenlenen etkinliklere destek verdiklerini belirtti. Sektörün geleceği için herkesin katkısının büyük önem taşıdığını vurgulayan Bozoklar, geçen yılın zorluklarına da değindi. Özellikle her ay kademeli olarak düşen fiyatların sektörü daha da zorlayıcı hale getirdiğini belirterek, Uzak Doğu’nun artan ihracatının Türkiye için süreci daha da zorlu hale getirdiğini ifade etti. Bozoklar, makroekonominin istenilen şekilde seyir izlememesi ve globalleşmenin yerini yerelleşmeye bırakmaya başlamasının da altını çizdi. Demir çelik sektörünü etkileyecek en önemli faktörlerden birinin ABD’de Trump’ın tekrar seçilmesiyle birlikte değişen vergi oranları olduğuna dikkat çeken Bozoklar, yaptığı konuşmada değişen dinamiklere hızla uyum sağlamanın önemini vurgulayarak küresel krizlerin küresel fırsatları da beraberinde getirdiğini belirtti.
Etkinliğin açılış sunumunu gerçekleştiren Öztüre Holding ve SteelRadar Yönetim Kurulu Başkanı Cem Öztüre, değişen siyasi atmosferin küresel ticaret dinamikleri üzerindeki doğrudan etkisine dikkat çekti. ABD’nin yeni vergi politikalarının çelik sektörüne olası yansımalarını değerlendiren Öztüre, “Bu yalnızca bir vergi rüzgarı mı, yoksa fırtınaya mı dönüşecek? Bunu zaman gösterecek,” dedi.
Cem Öztüre yaptığı sunumda; ABD’nin 2024 yılında üretim kapasitesinin %75’ini kullanarak 79 milyon ton ham çelik üretirken Türkiye’nin %55-60 ile 36 milyon ton üretim yaptığını söyledi. Amerika’nın demir çelik ithalatı yaptığı ülkelere ilişkin olarak ilk üçte olan Meksika, Brezilya ve Kanada’nın 12 Mart’ta yürürlüğe girmesi beklenen vergiler sonrasında en çok etkilenecek ülkelerin arasında olabileceğini belirterek, ABD’nin demir çelik ticaretinde vergilerinden en çok etkilenmesi beklenen ülkelerle karşılıklı alışverişte bulunduğuna dikkat çekti ve bu ülkelerin sıralamasının düşmesinin ABD’nin diğer ticari partnerlerinin sıralamalarının yükseleceğini vurguladı.
EMR USA Tao Bai ve Osman Türeyyen vergilerin hurda piyasasına etkileri konuştu. MetKim Metal Genel Müdürü Osman Türeyyen, ABD’li üreticinin kendi imalatını artırma yoluna gitmesiyle ABD’den beklentinin hurda ihracatının düşeceğini ve fiyatların ise yükseleceğini “ABD’nin doğu yakasında çok fazla üretici olmaması nedeniyle ihracat limanlarına gelecek olanların bir şekilde ihraç edilmesi gerek. Göller Bölgesi’ndeki bütün üreticiler belirli bir kalitedeki hurdalarını çekmek için çaba gösterecekler bundan dolayı da ABD’den daha az hurda ihraç edileceği ve fiyatların yükseleceği anlamına geliyor” Dedi.
“Yaşanan gelişmeler Türkiye’yi hurda açısından olumsuz yönde etkileyecektir”
Türeyyen, “AB ülkeleri ABD’nin getireceğini açıkladığı %25’lik vergi nedeniyle yalnızca Türkiye değil diğer dünya pazarlarında da fiyatlarını artırma yönüne gidecektir. Bu da açıkçası doğal olmakla birlikte, Türkiye’deki demir çelik fabrikaları için zorlaştıracak ve yorucu hale getirecek bir gelişmedir. Türkiye’nin hurda konusunda ABD’ye bağımlı olduğu bir gerçekken Türkiye’nin ABD’ye toplam ihracatı 400 bin ton civarında. Tüm bunlar birlikte ele alındığında ABD, hurda ithalatı açısından Türkiye çok önemliyken mamul ihracatı açısından Türkiye’nin olmazsa olmaz pazarlarından değildir. Yaşanan gelişmeler Türkiye’yi hurda açısından olumsuz yönde etkileyecektir” diyen Türeyyen, ABD’nin kuzeydeki ve güneydeki komşularına uygulayacağı vergilerin hurda konusunda ABD’li üreticileri önlem almaya iteceğini de ekleyerek konuşmasını sonlandırdı.
“Türk üreticiler için ABD pazarında yeni fırsatlar sunabilir”
EMR USA Ticari Genel Müdürü Tao Bai sektörün mevcut dinamiklerine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Türkiye açısından da değerlendirmelerde bulunan Tao Bai "Mart 2018’de Section 232 tarifesinin yürürlüğe girmesinin ardından belirli ülkeler için tanınan istisnalar rekabet koşullarında dengesizlik yarattı. Ancak şimdi önerilen tutarlı %25'lik tarife, Türk üreticiler için ABD pazarında yeni fırsatlar sunabilir. Son iki yılda ithal çeliğin %82,5’i gümrük vergisinden muaf tutulurken, Türkiye'nin aylık ortalama 28 bin tonluk ihracatı bu hacmin yalnızca %2’sini oluşturdu. Bu durum, rekabetçi maliyet yapıları ve güçlü üretim kapasiteleri göz önüne alındığında Türk çelik üreticileri için yeniden konumlanma fırsatı yaratıyor. Hızlı aksiyon alan sektör, Houston gibi kilit ithalat noktalarında HRC ve OCTG ürünleriyle kendini göstermeye başladı." Diye konuştu.
Mevcut ABD HRC piyasasının, temel ekonomik göstergelerden ziyade piyasa hissiyatı tarafından yönlendirildiğinin altını çizen Bai "Araştırmalar, tarım, inşaat, kamyon ve treyler gibi geleneksel sektörlerden gelen talebin fiyat artışına beklenen ölçüde yanıt vermediğini ve 2024’ün ilk çeyreğinde gerçek talebin %10-15 düştüğünü ortaya koyuyor. Dolayısıyla, ithalat açısından yakın-orta vadede olumlu beklentiler devam etse de, yaz aylarında beklenen mevsimsel yavaşlama, doların dalgalanması ve ABD ekonomisinin ivme kaybetme olasılığı belirsizlikleri artırıyor. Aynı zamanda, Avrupa çelik sektörünün ABD’nin gümrük politikalarına vereceği tepki, Türkiye’nin HRC ihracatı için kritik bir pazar olan Avrupa’nın toparlanmasını da etkileyebilir"
Uzun ürün piyasası ve Türk demir çelik üreticilerinin küresel rekabet gücünü değerlendiren Irpex International Yönetici Ortağı Kerem Vaizoğlu maliyet dengeleri ve ABD pazarındaki fırsatlar hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Vaizoğlu, son yıllarda küresel demir çelik sektörünün karşılaştığı zorluklara dikkat çekerek, özellikle hammadde fiyatlarındaki dalgalanmalar, enerji maliyetleri ve tedarik zinciri problemlerinin Türk üreticiler üzerindeki baskısını vurguladı. Türkiye’nin çelik üretiminde maliyetlerini küresel piyasalara daha uyumlu hale getirmesi halinde, ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni çelik vergilerinin yaratacağı ticari fırsatlardan yararlanabileceğini belirtti.
Türkiye hedef değil
Çolakoğlu Metalurji Koordinatörü ve İMSAD Yönetim Kurulu Üyesi Tayfun İşeri, yassı ürün piyasası hakkında açıklamalarda bulunarak, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın ticaret politikalarının öncelikle ticaret açığı veren ülkelere yönelik olduğunu ve Türkiye’nin bu kapsamda bir hedef olmadığını belirtti. Türkiye'nin ABD ile ticaret dengesinin 15 milyar dolar ithalat ve 15 milyar dolar ihracat seviyelerinde olduğunu vurgulayan İşeri, “Türkiye politik olarak radara girmediği sürece, Trump’ın radarına girmez,” ifadelerini kullandı.
ABD'nin Section 232 düzenlemesi ile çelik sektörünü güçlendirdiğine değinen İşeri, ABD’nin geçtiğimiz yıl 27 milyon ton çelik ithalatı yaptığını, bunun 7 milyon tonunun yarı mamul olduğunu söyledi. Kalan 20 milyon tonluk ithalatın 17 milyon tonunun vergisiz gerçekleştiğini belirten İşeri, “Türkiye bu 20 milyon tonluk ithalattan pay alamadı, ancak vergili olarak giren 3 milyon tonluk çelik içinde 400 bin ton ile yer aldı. Yani %15’e yakın bir pazar payımız var. Bu küçümsenecek bir oran değil,” dedi.
Talepler birden kesildi
Tata International Limited Satış Müdürü Kutay Kenan Ülkü vergilerin AB piyasasına etkisi üzerine konuştu. Kenan Ülkü “Önce ABD’ye değil Avrupa’ya bakmalıyız. Avrupa kotalarla kendini korumaya almıştı. Hala onun sıkıntısını yaşıyor. Türkiye’nin her ne kadar saçta avantajı varsa da kısıtlama gelirse yolumuz daha kötü olacak. Son iki haftadır talepler birden kesildi ve AB kendini korumaya aldı. Türkiye’de kotalarda olduğu gibi toplam kotalarda bir sınırlama olacağı konuşuluyor. Önce %18’di şuan ne olacağı bilinmiyor. Ayrıca kotalara dokunmasa bile İngiltere, Almanya, Fransa’daki ekonomi hiç iyi değil. Talep eskiden olduğu gibi artarsa o zaman ithalat artacak. Türkiye olarak bizler hiç büyük yatırımlar yapmayalım, ABD’ye satmayı değili AB’deki pozisyonumuzu korumaya bakalım” Dedi.
Vergilerin Çin piyasasına etkisini konuşan SteelWise Genel Müdürü Emrah Uğursal, Çin’in 2024 yılında 110 milyon tonluk çelik ihracatıyla küresel piyasaları etkilediğini söyledi. Uğursal, 2025’te bu rakamın 100 milyon tonun altına inebileceğini söyledi. Bu düşüşün temel nedenlerinden biri olarak Güneydoğu Asya ve Güney Amerika’da artan korumacılık önlemlerini gösterdi. Ancak Uğursal, bu bölgelerde yeni üretim kapasiteleri oluşturan firmaların büyük ölçüde Çinli yatırımcılar olduğuna dikkat çekti.
Fiyatlar açısından değerlendirme yapan Uğursal, önümüzdeki dönemde küçük çaplı bir düşüşün muhtemel olduğunu belirtti. Çin’in kapasite azaltma haberleri ve küresel demir cevheri üretimindeki artışın, demir cevheri fiyatlarını 100 dolar seviyesinden 90 dolar bandına çekebileceğini söyledi. 2024 yılında çelik fiyatlarında %4’lük bir düşüş yaşandığını hatırlatan Uğursal, 2025’te bu oranın %3 civarında olabileceğini belirtti.
“Ciddi şekilde enflasyon yaratacak”
StaalX'in Kurucusu ve CEO'su Murat Aşkın, ABD piyasasında son dönemde yapılan vergi düzenlemeleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Aşkın, Kanada ve Meksika'ya tüm ürünlerde vergi uygulandığını belirterek, “Bu tahmin etmediğimiz bir gelişmeydi, çünkü bu durum ciddi şekilde enflasyon yaratacak. Ancak yakın zamanda bu vergiler tekrar düşebilir. %25’lik ciddi bir vergi oranı,” dedi.
Aşkın, ABD’nin Section 232 düzenlemesini değiştirdiğini ve 12 Mart’ta Kanada ve Meksika'ya ekstra %25 vergi uygulanacağı bilgisini paylaştı. “Bu iki ülke, ABD’ye çelik ihracatında sırasıyla 1. ve 3. sırada. Bu durumda, piyasadan büyük ölçüde çekilecekler,” diyen Aşkın, Brezilya gibi diğer ülkelerin de vergi oranlarını %25’e çekmesinin beklendiğini ifade etti.
Türkiye’nin vergi oranlarının şu anda değişmediğini belirten Aşkın, “Eğer durum böyle devam ederse, Türkiye için büyük bir avantaj oluşacak,” dedi. Ancak, gelecekte ABD’nin diğer ülkelerle karşılıklı vergi uygulamalarına gidebileceğine dikkat çeken Aşkın, “Her ürün için farklı vergi oranları uygulanmasına gerek yok, binlerce ürün var. Ortalama bir vergi oranı uygulanacağını düşünüyorum. Ticaret Bakanlığı bu konuyu araştırıyor,” diye ekledi.
Murat Aşkın, ABD’nin hedeflediği ülkeler arasında G20 ülkelerinin bulunduğunu ve Türkiye’nin de bu kapsamda yer aldığını belirterek, “Türkiye’nin ABD ile ticaret açığı çok büyük değil, sadece 1-2 milyar dolar civarında. Bu da çok büyük bir rakam değil. Ancak, Brezilya, Vietnam, Hindistan gibi ülkeler karşılıklı tarifeler uygulayabilir,” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı