Komisyon, planında Avrupa'daki hurda talebinin mevcut arzdan düşük olduğunu kabul etmesine rağmen, fazla hurdanın Avrupa sınırlarında tutulması için ticari tedbirler getirilmesini öngörüyor. ASSOFERMET ise 2024 Nisan ayında yayımlanan Atık Taşıma Yönetmeliği'nde zaten çok sıkı sınırlamalar olduğunu, buna ek olarak geri dönüştürülmüş çelik kullanımını artırmaya yönelik somut adımların ise belirlenmediğini belirtti. Dernek, AB içindeki hurdanın büyük bölümünün zaten kullanılmakta olduğunu, kalan kısmının ise iç piyasada alıcı bulamadığı için âtıl durumda kaldığını vurguladı.
ASSOFERMET, yıllık olarak 100 milyon tondan fazla geri dönüştürülmüş çelik üretildiğini, bunun %80’inin AB iç pazarında kullanıldığını, geri kalan %20’sinin ise kullanılmayan bir kaynak olarak kaldığını belirtti. Ayrıca, hurda ihracatının, AB’nin döngüsel ekonomisinin önemli bir parçası olduğunu belirterek, Komisyon’un “hurda sızıntısı” ifadesinin yanıltıcı olduğunu savundu.
Dernek, AB çelik endüstrisinin iç pazarda sürdürülebilirlik sağlamakta zorlandığını ve fazla hurdanın yurtdışına ihracatının, yapısal bir kriz sonucu ortaya çıkan aşırı hurda miktarını yönetmek için bir çözüm sunduğunu ifade etti. Ayrıca, bu tür sınırlayıcı önlemlerin, geri dönüşüm endüstrisinin çökmesine, iş kayıplarına ve çevresel olumsuz etkiler yaratmasına yol açabileceği konusunda uyarılarda bulundu.
ASSOFERMET, Avrupa Komisyonu’na, planı revize etme ve tüm tedarik zincirini destekleyen somut önlemlerle entegre etme çağrısında bulundu. Dernek, döngüsel ekonomiyi ve çelik sektörünün rekabetçiliğini destekleyecek önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı