Groebler, “Çelik endüstrisi, rekabetçi bir şekilde iklim nötrlüğüne ulaşma konusunda istikrarlı bir ilerleme kaydediyor. Biz olmadan bu hedefe ulaşılamaz, özellikle de Avrupa’nın ekonomik gücünü ve stratejik özerkliğini koruması gerekiyorsa,” dedi. Ancak son yıllarda sektörün rekabet şartlarının giderek zorlaştığına dikkat çekerek, Uzak Doğu’dan gelen haksız ve ucuz ithalatın artması, zayıf talep, hızla yükselen enerji maliyetleri ve jeo-ekonomik rekabetin giderek zorlaşması gibi faktörlerin çelik endüstrisini zorladığını belirtti.
ABD’de olası Trump 2.0 yönetiminin planladığı gümrük vergileri ile birlikte bu zorlukların daha da artacağını ifade eden Groebler, Avrupa'nın zamanında ve koordineli bir siyasi eylem gerçekleştirmesi gerektiğini vurguladı. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in 4 Mart’ta çelik sektörünü davet ettiği Stratejik Diyalog toplantısının somut adımların belirlenmesi açısından büyük önem taşıdığını belirtti.
Ticaret Koruması ve Avrupa İçerik Kriterleri
WV Stahl Genel Müdürü Kerstin Maria Rippel, Temiz Sanayi Anlaşması’nın, ticaret korumasının güçlendirilmesi, uygun fiyatlı enerji için eylem planı ve düşük emisyonlu hammaddeler için Avrupa içerik kriterleri oluşturulması açısından önemli bir temel sunduğunu ifade etti. Rippel, bu alanlarda doğru adımlar atıldığını ancak daha fazla detaylandırmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Özellikle Çelik ve Metaller Eylem Planı’nın bu noktada devreye girdiğini söyleyen Rippel, mevcut koruma önlemlerinin sıkılaştırılması ve 2026 ortasına kadar sürdürülebilir ve etkili bir çözüm bulunması gerektiğini vurguladı. Çelik sektöründeki aşırı kapasitenin küresel sapmalarının etkilerine karşı korunmanın tek yolunun bu olduğunu ifade etti.
Enerji Politikası Hayal Kırıklığı Yarattı
Ancak uygun fiyatlı enerjiye yönelik eylem planı konusunda sektörün beklentilerinin karşılanmadığını belirten Rippel, enerji vergilerinin ve şebeke ücretlerinin düşürülmesiyle birlikte rekabetçi sanayi elektriği fiyatlarının da gündeme alınması gerektiğini vurguladı. Yeni Alman hükümetinin rekabetçi enerji fiyatlarını ulusal gündemde öncelikli bir konu olarak ele almasının kritik önem taşıdığını ifade etti.
CBAM Revizyonu Beklentileri Karşılamadı
WV Stahl, AB'nin CO₂ Sınır Düzenleme Mekanizması (CBAM) revizyonunda sektörün beklentilerinin tam olarak karşılanmadığını belirtiyor. Rippel, “Bu mekanizmanın, Avrupa emisyon ticaret sisteminin getirdiği maliyet dezavantajlarını dengelemek için hızla ve etkili bir şekilde hayata geçirilmesi gerekiyor,” dedi. Ayrıca, ihraç edilen ürünlerin CBAM kapsamında değerlendirilmesi, alt akış ürünlerinin de sisteme dahil edilmesi ve dolandırıcılığa karşı daha katı kuralların getirilmesi gerektiğini vurguladı.
"Avrupa Geride Kalma Riskiyle Karşı Karşıya"
Rippel, Temiz Sanayi Anlaşması’nın doğru yönde bir adım olduğunu ancak net eylem planları ve iyileştirmeler yapılmadığı takdirde Avrupa’nın küresel rekabette geride kalma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. “Mevcut ticaret koruma önlemleri acilen sıkılaştırılmalı ve CBAM tasarımı bu yıl içinde iyileştirilmelidir. Ayrıca düşük emisyonlu hammaddeler için öncü bir pazar konsepti oluşturulmazsa Avrupa diğer bölgelerin gerisinde kalacaktır,” diye uyardı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı