Küresel ekonomide yaşanan daralmanın yanı sıra ülkemizde artan terör olayları, 15 Temmuz’daki başarısız darbe girişimi, Rusya ile yaşanılan gerginlikler, yakın bölgemizdeki savaş, Türk ordusunun sınır ötesi operasyonu gibi olağandışı gelişmelerin yaşandığı 2016 yılında her sektörde olduğu gibi inşaat sektöründe de durgunluk yaşandı. Uzun süren bayram tatilleri de iç piyasada konut sektörünü olumsuz yönde etkileyen unsurlardan biri oldu. Gayrimenkul sektöründe 1993 yılından bu yana Adana, Mersin ve İstanbul’da binlerce konut üreten SON Grup bünyesindeki Çukurova Gayrimenkul’ün Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Son, sektörün 2016 yılını değerlendirirken 2017 yılına ilişkin öngörülerini de paylaştı. Ülke olarak zorlu bir dönemden geçtiğimiz 2016 yılında hükümetin hızlı bir aksiyonla aldığı önlemler çerçevesinde yapılan düzenlemelerin ve özel sektörün bu gelişmelere vermiş olduğu desteğin sektörün özellikle son çeyrekte hareketlenmesine katkı sağladığını hatırlatan Çukurova Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Son, sözlerini şöyle sürdürdü;
“15 Temmuz’daki başarısız darbe girişimin ardından sektörün güç birliğinin bir yansıması olarak hayata geçirilen kampanyalar, 150 metrekarenin üzerindeki konutlarda KDV’nin yüzde 18’den yüzde 8’e indirilmesi, bankaların kredi faizlerinde gerçekleştirdiği indirimler özellikle yılın son aylarında sektörün önündeki engelleri ortadan kaldırmaya başladı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, Ekim ayında ülke genelinde konut satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 25 artış göstererek 130 bini aştı. Bu olumlu seyir, önümüzdeki dönemde yeni projelerin ve yatırımların hız kazanmasına katkı sağlayacak diye düşünüyoruz.”
“Tüm konutlarda KDV indirimi ve faiz düşüşü hareket sağlar”
2016’nın son çeyreğinde gözlemlenen pozitif tabloya bakarak özellikle 2017 yılının ilk ayları ile beraber gayrimenkul piyasasında ciddi bir hareketlilik yaşanmasını beklediklerini ifade eden Tamer Son, sözlerine şöyle devam etti; “Sektördeki büyümenin sürdürülebilmesi ve yatırımların hız kesmeden devam etmesi ancak ekonomik ve siyasi normalleşmenin sağlanmasıyla mümkün olabilir. Bu konuda atılan adımların inşaat sektörünü rahatlatacağını düşünüyoruz. 150 metrekarenin üzerindeki konutlar için KDV oranının yüzde 18’den yüzde 8’e indirilmesi yönündeki uygulamanın 31 Mart 2017’ye kadar sürecek olması 2017 yılının ilk çeyreğinde konut sektörünün hareketli olmasına katkı sağlayacak. Bu KDV indiriminin sürekli olması ve 150 metrekarenin altındaki konutlarda da KDV indirimine gidilmesi söz konusu olursa o zaman sektörümüz çok daha hızlı bir ivme kazanır. Yine konut kredisi faizlerindeki düşüşün devam etmesi ve şu an ortalama 0,90 olan oranın biraz daha düşmesi sektöre büyük bir katkı sağlar.”
Milli davamız kentsel dönüşümde büyük potansiyel
6306 Sayılı Kentsel Dönüşüm Yasası’nın uygulama yönetmeliğinde yapılan radikal değişikliklerin de 2017 yılında inşaat sektörünün büyümesine büyük bir ivme kazandıracağının altını çizen Tamer Son, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu; “Türkiye’de 2012 yılında başlayan kentsel dönüşüm sürecinde resmi rakamlara göre ilk etapta yaklaşık 6,5 milyon binanın yenilenmesi hedeflendi. Ancak İstanbul Kentsel Dönüşüm Derneği’nin açıklamalarına göre 4 senede sadece 120 bin bina kentsel dönüşüm sistemine girdi. Devletin çok doğru ve bütüncül bir anlayışla başlattığı kentsel dönüşüm süreci uygulamadaki bazı eksiklikler nedeniyle sağlıklı bir şekilde işleyemedi. Şimdi ise yeni düzenlemelerle yatırımcıların ve konutunu yenilemek isteyen mülk sahiplerinin önündeki engeller ortadan kalktı. Yüzölçümünün yaklaşık yüzde 92’si deprem kuşağında bulunan Türkiye’deki 18 milyonu aşan yapı stoğunun yüzde 67’sinin ruhsatsız ve kaçak, yüzde 60’ının ise 20 yaşın üzerindeki konutlardan oluştuğunu düşündüğümüzde yeni yönetmeliğin ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlayabiliriz. Önümüzdeki dönemde kentsel dönüşümü fırsat yarışına çevirmeye çalışmak yerine çözümcül bir yaklaşımla ilerlenebilirse tüm taraflar kazançlı çıkar. Ülkemiz, ekonomimiz ve insanımız için zorunlu bir süreç olan kentsel dönüşüme milli dava gözüyle bakmalıyız.”
“300 işkolunu etkileyen inşaatın yarattığı istihdam artacak”
İnşaatın yaklaşık 300 işkolunu etkileyen lokomotif bir sektör olduğunu hatırlatan Son, bu doğrultuda sektörün doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 10 milyon kişiye istihdam sağladığını vurguladı. Sektörün yapısı gereği geniş bir yaş grubu ile her eğitim düzeyinden kişiye istihdam sağladığına dikkat çeken Son, inşaat sektöründe beklenilen büyüme ile birlikte istidamın da artacağını ifade etti.
“İstanbul ve Adana’da kentsel dönüşüme odaklandık”
2016 yılını Çukurova Gayrimenkul açısından da değerlendiren Tamer Son, inşaat sektöründe yaşanan dalgalı seyrin firmaya da yansıdığını, ancak Eylül ayından itibaren satışların hız kazandığını söyledi. Kartal’daki üçüncü projeleri Çukurova Balkon’un satış oranının yüzde 60’a ulaştığını belirten Son, “Ülkemizin hareketli gündemine ve inşaat sektörünün seyrine baktığımızda bu satış oranını önemli bir başarı olarak görüyoruz” dedi.
Çukurova Balkon’u Eylül 2017’de teslim etmeyi planladıklarını belirten Son, İstanbul’daki projelerinin yanı sıra konut sektörünün hızla geliştiği Adana’daki projelere de ağrılık verdiklerini bildirdi. 2017 yılında kentsel dönüşüm projelerine odaklanacaklarını ifade eden Son, Çukurova Gayrimenkul ve CKY İnşaat ortaklığı olarak Adana’da yeni projeler geliştirmek için satılık veya kat karşılığı arsa arayışında olduklarını ve İstanbul’un cazip bölgelerinde sembol niteliğinde yeni konut projeleri gerçekleştirmeyi sürdüreceklerini vurguladı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı