2018 yılı ülke olarak oldukça hızlı, genel seçimin, ekonomik krizin yaşandığı çalkantılı bir yıl olarak hafızalarımıza kazınarak hatırlayacağımız bir yıl olarak geride kalacak. Bu çalkantıyı ve krizi en derinden hisseden sektörlerden biri de demir çelik piyasası. Krizin en ağır yaşandığı inşaat sektörü ile birlikte demir çelik piyasaları da ciddi yaralar aldı.
İnşaat demiri fiyatlarında yılı nasıl karşıladığımıza ve nasıl geçirdiğimize bir göz atacak olursak;
|
Yukarıdaki tabloya baktığımızda aslında piyasalarda yaşanan sıkıntıyı net bir biçimde görebiliyoruz. Ocak ayı fiyatından güncel fiyata göre 40$ gerileyen hurda fiyatına karşılık 94$ geriye gelen inşaat demiri fiyatları söz konusu. Ağustos ayında ABD’nin sektörümüze ek olarak getirdiği %25 vergi sonrası daralan ihracat pazarları, sessiz sedasız piyasaya giriş yapan İran demirleri, iç piyasa da derinleşen ekonomik kriz, yükselen faizler sektöre kan kaybettirmeye devam ediyor.
Ekonomistlerin 1994 yılı kamu, 2001 banka, 2018 reel sektör krizi olarak adlandırdıkları bu krizi reel sektör çok derinden yaşıyor. İnşaatçının elinde yeni ruhsat verilmediği takdirde 3 yıllık biriken konut stoğu problemi, fiyat farkı ve tasfiye kararnamesi bekleyen kamu müteahhitleri ile ilgili her gün iflas ve konkordato haberleri gelmeye devam ediyor. Yükselen seslerin arasında müteahhitler %100 kazançları vardı söylemleri bol olsa da zorlanan inşaat sektörü malzeme tedarikçilerine ciddi zararlar vererek iflasa gidiyor. 80 milyon nüfusa sahip Almanya’da kayıtlı müteahhit sayısı 3 bin 800 civarında iken Türkiye’de sayı bütün Avrupa Birliği’nin 10 katı yaklaşık 300bin civarında olduğundan bahsediliyor.
2018 yılı biterken 2019 yılı için güzel şeyler söylemek gerek diyeceğiz ama gözler şimdiden 30 Kasım da başlayacak olan G20 zirvesinde çıkacak sonuçlara çevrilmiş durumda. ABD’nin Çin’e uyguladığı 250 milyar dolarlık ithalat vergisi sonrası ek olarak gelecek olan vergilerin sonucunda dünyanın 1 numaralı çelik üreticisinin tavrı piyasalarımızda etkili olacaktır. Ülkemizde ise Mart ayında ki yerel seçimler, korkunun talebi düşürdüğü bir ekonomi, zayıf ihracat ve gelen kış ayları piyasalarımızı oldukça zorlayacak gibi görünüyor.
2018 yılının sonuna yaklaştığımız bu aylarda sektörün geleceğini yorumlamak sektör duayenleri için bile oldukça riskli ve zor. Hal böyle olunca 2019'da demir fiyatları ne olur? Bekleyip göreceğiz.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı