Türkiye Çimento Sanayicileri Birliği’nin (TÜRKÇİMENTO) Elazığ’da 7’ncisini gerçekleştirdiği “Anadolu Buluşmaları”nda, sektörün sorunları, depreme dayanıklı binalardaki önemi ve sürdürülebilirlik hedefleri masaya yatırıldı.
Toplantının panel kısmında konuşan TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Yücelik, depremlerden etkilenen Elazığ’ın yaralarını hızlı bir şekilde sarması temennisinde bulunarak, depremlerin bir felakete dönüşmesinin önüne geçilebileceğini söyledi. Yücelik, “2020’de yaşadığı büyük depremin ardından 6 Şubat 2023’teki büyük deprem felaketiyle tekrar ağır şekilde etkilenen güzide şehrimizde yaraların en hızlı şekilde sarılabilmesi için dualarımızı eksik etmiyoruz. Deprem felaketinin ardından çimentonun artık ticari bir konu olmadığı anlaşıldı ve can güvenliğinin ayrılmaz bir parçası olduğu kanısı tekrar zihinlere yerleşti. İnşallah böyle bir felaketi tekrar yaşamayız" dedi.
Türkiye’nin çimento üretiminde Avrupa’nın lideri, dünyanın da beşinci büyüğü konumunda yer aldığını kaydeden Yücelik, aynı zamanda çimento ve klinker toplamında, dünyada ikinci büyük ihracatçı konumunda yer aldığını belirtti. Yücelik, “119 milyon ton çimento eşdeğer kapasitesine sahip olan sektörümüzde, Türkiye geneline yayılan 56 entegre ve 21 öğütme olmak üzere toplam 77 fabrikada üretim yapıyoruz. Bu rakamın %94’ünü TÜRKÇİMENTO üyeleri temsil ediyor” bilgisini verdi.
Seza Çimento Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yasemin Açık, çimento sektörünün hem üretimde hem de ihracatta Türkiye’ye büyük katkı sağladığını söyledi. Açık, “Hepimizin bildiği gibi ülkenin sürdürülebilir kalkınması ancak yerel ve bölgesel kalkınmanın olmasıyla mümkündür. Ülkenin her tarafına yayılmış, tüm bölgelerde bulunan aynı zamanda her sosyoekonomik düzeydeki insanı bünyesinde barındıran, istihdam eden iç pazar satışlarının yanı sıra ihracat ile dış ticaret açığımızın azalmasına katkı sağlayan çimento sektörü, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasına büyük katkılar sunuyor” dedi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı