Arap Birliği 144. Dönem Dışişleri Bakanları Toplantısı sonuç bildirgesinde, BMGK'ya, Filistinli sivilleri, mülklerini ve kutsal mekanları İsrail'in saldırılarından koruma çağrısı yapıldı.
Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen Arap Birliği 144. Dönem Dışişleri Bakanları Toplantısının sonuç bildirgesinde, "İran'ın Arap ülkelerinin içişlerine müdahalesi, Filistin meselesi, Yahudi yerleşim birimleri inşası, İsrail'in Arap ülkelerinin su kaynaklarını ele geçirmesi, işgal topraklarındaki kalkınma ve İsrail'in ekonomik anlamda boykot edilmesi başta olmak üzere Suriye, Libya, Yemen, Sudan, Somali, Lübnan ile Irak'taki sorunlar ve Ortadoğu'nun nükleer silahlar başta olmak üzere her türlü kitle imha silahından arındırılması" gibi konular ele alındı.
"İran'ın Arap ülkelerinin içişlerine müdahale etmekten vazgeçmesi" istenen bildirgede, İran müdahalesinin "Güven inşa sürecinin baltalanmasına, bölgede güvenlik ve istikrarın tehdit edilmesine neden olacağı" ifade edildi. Bildirgede, Arap ülkeleri ile İran ilişkileri arasındaki işbirliğinin "iyi komşuluk" ilkesine dayalı olup, gücü kullanmak ve kullanmakla tehdit etmekten kaçınılmasının önemine vurgu yapıldı.
İsrail'e su kaynakları kınaması
Bildirgede bulunan "Arap sularının güvenliği ve İsrail’in işgal altındaki Arap topraklarındaki suları çalması" başlıklı kararda, işgal altındaki halkların doğal kaynakları üzerindeki egemenliğini garantileyen uluslararası hukuk kuralları ve uluslararası meşruiyet kararlarının tehlikeli şekilde ihlali anlamına gelen kanunsuz uygulamalar ve "İsrail’in işgal altındaki Arap topraklarında su kaynaklarını müsadere etmeye, kullanmaya, tüketmeye, yönünü değiştirmeye ve söz konusu kaynakları ele geçirmek için Arap ulusal güvenliği ile su güvenliğini tehdit eden projeler geliştirmeye devam etmesi" kınandı.
Arap Birliği’nin, Libya’nın birliğine, egemenliğine saygı gösterilmesi, siyasi bağımsızlığının korunması, topraklarında barış sağlanması, şiddetin sonlandırılması ve Suheyrat’taki siyasi sürecin desteklenmesi çerçevesindeki Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Bernardino Leon’un taraflar arasında 20 Eylül’de anlaşma imzalanması yönündeki çabaları, son gelişmeler ve Libya ulusal diyaloğunun memnuniyetle karşılandığı belirtilen bildirgede, Derne ve Bingazi'de terör örgütü DAEŞ'e karşı Libya havva kuvvetlerinin desteğiyle gerçekleştirilen başarılardan övgüyle söz edildi.
BMGK'ya çağrı
Sonuç bildirgesinde, Filistin krizine ilişkin ise BMGK'yı "Filistinli sivilleri, mülklerini ve kutsal mekanları İsrail'in saldırılarından koruma" çağrısı yapıldı.
İsrail'in, Mescid-i Aksa'yı Yahudileştirme ve zaman ve mekan olarak bölme gibi bir teşebbüste bulunmaması, Müslümanların duygularını kışkırtmaması, Yahudilere Aksa'nın sınırları içerisinde ibadet yapmalarına izin verilmemesi uyarısında bulunan bildirgede, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin yanında durma vurgusu yapıldı.
"Suriye'deki olaylardan derin endişe duyuyoruz"
Suriye’deki olayların büyümesinden, ülkenin geleceği, güvenliği, istikrarı, birliği ve bölgesel konumu için barındırdığı tehlikeli yansımalarından, ülke içindeki göçlerin ve çevredeki Arap ülkelere yönelik göçlerin sürekli artmasından derin endişe duyulduğu kaydedildi.
Suriye krizinin dünyadaki en büyük insani trajedi haline dönüşmesinin ardından Avrupa Birliği ülkelerinin birçok Suriyeli sığınmacıyı misafir etmesinden memnuniyet duyulduğuna değinildi.
DAEŞ’in katliamları ve Suriye’de tarihi yapıları yıkmasının şiddetli şekilde kınandığı bildiride, söz konusu eylemin savaş suçu olduğu ve insanlığın ortak kültür mirasına büyük zarar verildiği kaydedildi.
Suriye’de kimyasal silah kullanımının da kınandığı belirtilen bildirgede, “Çatışan tüm tarafların kimyasal silah kullanımından, üretiminden, depolanmasından, saklanmasından ve naklinden kaçınması gereklidir. Suriye’de bu silahların kullanılmasından sorumlu olanların tespit edilmesi için ortak bir mekanizma kurulması ve bu kişilerin soruşturulması zorunludur. İnsani yardım çalışmalarının kolaylaştırılması, kuşatma altındaki ve zarar gören bölgelere yardımların ulaştırılması ilkesine bağlı kalınmalıdır" ifadeleri kullanıldı.
Yemen'in yeniden inşası için Arap Fonu
Yemen'in yeniden imarı projesinin finansı için bir Arap Fonu oluşturulması, ayrıca Yemen'deki gelişmelerin, Arap Birliği Bakanlar Konseyi'nin daimi gündem maddesi haline gelmesi talep edildi.
Terörle mücadele konusunda alınan kararların, yapılan anlaşmaların ve stratejilerin görüşülmesi için Arap İçişleri ve Adalet Bakanları Konseyleri arasında ortak bir özel toplantı yapılması çağrısında bulunuldu.
DAEŞ, El-Kaide, El-Kaide'yle bağlantılı gruplar ile Nusra Cephesi ve sivilleri öldüren, dini ve kültürel eserleri yıkan, güvenlik ve istikrarı yok eden terör örgütleri kınandı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı